Tłumaczenie "kaçırdı" na Polski


Jak używać "kaçırdı" w zdaniach:

O gün herkes bir şeyleri gözden kaçırdı.
/ - Każdy coś przegapił. /
Bir şeyler yaptı ve hava araçları gelmeden Snyder'i oradan kaçırdı.
Will był w samochodzie. Odstawił gangsterkę i zabrał Snydera, zanim pojawiły się drony.
Bugün gördüğüm bir şey iştahımı kaçırdı.
Widziałem coś dzisiaj przez co straciłem apetyt.
Ağır yaralandım, ortağım ise aklını kaçırdı.
Zostałem ciężko ranny, a mój partner postradał zmysły.
Malımızı çaldı Julie'yi kaçırdı eşimi vurdu.
Kradnie nam towar... porywa Julie... i strzela do mojej żony.
Saat 11:40'da Air Force 3'ü kaçırdı.
O 11.40 rano Utopia uprowadziła Air Force 3.
Loveless birkaç metalürji mühendisi kaçırdı, yapacağı şey zırhlı olacaktır.
Porwał kilku metalurgów... więc ma opancerzenie...
Tek başına atın üstündeydi. Bütün İngiliz ordusunun karşısındaydı ve onları kaçırdı.
Była sama... konno stawiła czoło całej armii, i przegnała ją.
Bizi kim kaçırdı Uruguay mı Çad mı?
Ciekawe kto nas porwał, Urugwaj czy Czad?
O hayatının en önemli futbol maçını bu tatbikat zırvalığı yüzünden kaçırdı... ve şimdi diğer iki ortağı gibi o da ölü onlar için düşünmeden sağ kolumu veririm!
Przegapił najważniejszy mecz swojego życia przez te pieprzone ćwiczenia i teraz jest martwy jak dwaj inni moi kumple...
Canavar öğrencilerden birini Sırlar Odası'na kaçırdı.
Potwór porwał uczennicę. Zabrał ją do Komnaty.
O kadar vahşileşmişti ki, zavallı Philip'im, sonunda aklını kaçırdı!
Mój biedny Filip wypił tak dużo wina, że mu odbiło.
Birkaç yıl önce, bir kaçık, bir çocuk kaçırdı Ve Silent Hill'deki madenin ağzından aşağı attı.
Kilka lat temu jakiś wariat uprowadził dziecko wrzucił je do szybu kopalnianego w Silent Hill.
Bakın, biliyorum, Erik belki bu odadaki herkesin düzmek için sol taşağını feda edebileceği bir kızla yatma şansını kaçırdı.
Wiem, że Erik zmarnował okazję przespać się z dziewczyną, dla której chyba każdy w tym pokoju odciąłby sobie lewe jajo. - Mam rację?
Eğer üste çıkmazsa Kutner tekneyi kaçırdı.
Jeśli się nie unosi, to Kutner niech przeprosi.
Siyah giyen adamlar ve mavi gözleri olan şu adam kaçırdı.
Tak, facet ubrany na czarno, facet z niebieskim okiem.
Aklını kaçırdı, son kitabının tek kopyasını yaktı açlık grevinden bir hafta sonra öldü.
Zwariował i spalił jedyną kopię swojej ostatniej książki. Tydzień później zagłodził się na śmierć.
Jax'in sevgilisini ve bir iş arkadaşını kaçırdı.
Porwał kobietę Jaksa i jej koleżankę z pracy.
Crowley ve Cass beni için çok önemli iki insanı kaçırdı.
Crowley i Cas porwali dwie ważne mi osoby.
Sevgilisi intikam istedi, bu yüzden de Charles ve Nora'nın bebeğini kaçırdı.
Chłopak pragnął zemsty, więc porwał im dziecko.
Bazı yavşaklar Rob'u kaçırdı, onları öldürmen gerek.
Jakiś dupek zabrał Roba, więc musisz go załatwić,
Sırf bu suratı takınmak için, bilerek kaçırdı.
Specjalnie to zrobił, żeby się nachlać.
Çünkü milisler benim kardeşimi de kaçırdı.
Bo milicja zabrała też mojego brata.
Efendim, biz Luke'u arıyoruz... çünkü melez kampına saldırdı ve arkadaşımızı kaçırdı.
Szukamy Luke'a Ponieważ zaatakował Obóz Półbogów I porwał naszego przyjaciela
Bunu her kim yapıyorsa kardeşimi kaçırdı.
Ktokolwiek to robi, ma mojego brata.
Ama bu kaçık herif kızımı kaçırdı.
Ale ten szaleniec ma moją córeczkę.
Arabamı çaldı ve klinikten erkek arkadaşını kaçırdı...
Ukradła moje auto i zabrała swojego chłopaka z kliniki, w której...
Arabamı çaldı ve sevgilisini klinikten kaçırdı.
/Ukradła moje auto i zabrała /swojego chłopaka z kliniki.
Malcolm Merlyn ilk kocasını öldürdü. İkincisini kaçırdı.
Malcolm Merlyn zabił jej pierwszego męża, oraz porwał drugiego.
Mahmoud Al Azok'u, CIA'nin Kör Nokta'sı olan Bering denizindeki Alcatraz gibi bir yerden kaçırdı.
Uwolnił Mahmouda Al Azoka z tajnego więzienia CIA rodem z Alcatraz, na Morzu Beringa.
Park'ın bütün yiyeceği gitti, Grayson aklını kaçırdı tabii sonradan onu da kaybettim.
Park stracił wszystkie zasoby jedzenia, Grayson stracił rozum, teraz straciłem Grayson.
Üyesi olduğun suikastçı grubu anneni kaçırdı.
Grupa zabójców, której jesteś częścią, porwała twoją matkę.
Şu maskeli adamlardan biri Laurel'ı kaçırdı.
Jeden z tym zamaskowanych typów porwał Laurel
Slade, Luarel'ı sevdiğim kadını öldürmek istediği için kaçırdı.
Slade zabrał Laurel, ponieważ chce zabić kobiete, którą kocham.
Hastanız bir adamı öldürdü, bir başkasını kaçırdı ve birini daha incitmeden önce onu durdurmaya çalışıyorum.
Pani pacjentka zabiła człowieka, drugiego porwała, a ja próbuję ją powstrzymać.
Kısa süre önce terörist Mose Jakande yönetimindeki özel bir militan grup sadece "Ramsey" kod adıyla bilinen genç bir hacker'ı kaçırdı.
Niedawno prywatna firma militarna kierowana przez terrorystę o nazwisku Mose Jakande porwała hakera znanego jako Ramsey.
Bir adam Ching'i kaçırdı, Fong ve diğer çocuklarıda.
Jacyś mężczyźni porwali Chinga i Fonga oraz inne dzieciaki.
Bir kadının kaçırdı ve onu yakalayamazsak kadını öldürecek.
Porwał kobietę i ją zabije, jeśli go nie znajdziemy.
Cold geri döndü, sonra Cisco'yu kaçırdı. Iris ise...
Cisco porwany przez Colda, a Iris...
Sarı Kostümlü Adam, Eddie'yi gözümün önünden kaçırdı.
Co się stało? Mężczyzna w żółtym, porwał Eddiego na moich oczach.
İHA'yı hacklemesinde ona yardım eden bir hava mühendisinin kızını kaçırdı.
Porwał córkę inżyniera, który pomógł mu zhakować drona.
Hayır, o bıraktığınız kötü adam var ya... eski kız arkadaşımı kaçırdı.
Tamten złol, którego puściliście... ma moją laskę.
Senin yaşındaki bir çocuğun mezuniyet balosunu kaçırdı diye ağlamak dışında hiçbir şey yapmayıp bunalım takılmasını beklerdim.
Od dzieciaka w twoim wieku oczekiwałbym nierobienia niczego poza płakaniem za przegapioną studniówką.
‹Firavun yaygaracının biri, Fırsatı kaçırdı› diyecekler.
Tam będą wołać: Farao, król Egipski, jest tylko próżny trzask, już mu pominął czas postanowiony,
2.1279129981995s

Pobierz naszą aplikację z grami słownymi za darmo!

Połącz litery, odkrywaj słowa i wyzwij swój umysł na każdym nowym poziomie. Gotowy na przygodę?