Prijevod od "şirin" na Hrvatski


Kako koristiti "şirin" u rečenici:

Bu şirin minik şey de kızkardeşim Connie.
Ova slatkica ovdje je moja sestra Connie.
Şirin Baba seksi özgürlük savaşçısı kız dalyan gibi bir genç zenci, suçluya benziyor ve bir de Uzakdoğulu gibi biri.
Papa Štrumfa, seksi ženskog borca za slobodu, snažnog mladića, crnca... koji izgleda kao pripadnik bande, i nekakvog orijentalca.
Ki bu da bizi Şirin Baba'ya götürüyor.
Što nas dovodi natrag do... Papa Štrumfa.
Bu hayatımda gördüğüm en şirin şey.
Ovo je najsladja stvar koju sam video.
Şirin geyik yavruları, mutlu mesut bir şekilde hoplayıp zıplarmış.
Divljač se tamo igrala u sred srećnih duhova.
Şirin espiri anlayışıma, çekiciliğime olumlu tepki göstermedi ben de iş hakkında konuşmaya başladım.
Nije pala na moju duhovitost i mladenački izgled pa sam pričao o poslu.
Barda tek başına oturan şu şirin kızı görüyor musunuz?
Vidiš tu ljepoticu koja sjedi sama za šankom?
O halde, sert bir kahve al ve duşa zıpla uykucu şirin.
Pa, popi jaku kavu i istuširaj se, spavalice.
Durmadan şarkı söyleyen o şirin, kaygısız İrlandalı'yı neden ben oynamıyorum?
Zašto ne mogu biti slatki bezbrižni Irac koji stalno pjeva?
Şirin olabilirsin ama düşündüğünden daha güçlüsün.
Možda si lijepa, ali si žilavija nego što misliš.
Dünyada o kadar şirin bile yok.
Ne postoji toliko štrumpfova u svijetu.
Sheldon'ın ikizi de pek şirin değil mi?
Sheldonova sestra je dosta zgodna, a?
Bir çiçek gibi şirin biraz vahşi, eğlenmeyi severdi, bana karşı hep kibardı.
Slatka k'o šećer, pomalo temperamentna, nasmejana, uvek ljubazna prema meni.
Harvey Dent'in en çok aranan pislikler koleksiyonu mu yoksa şirin, masum siviller mi?
.Zbirka najtraženijih/..Harveya Denta.../..... ili slatki i nedužni civili?
Sebt günü, şirin tiyatro masallarıyla kafanızı şişireceğinize sinagogunuzda tanrınızla birlikte olmalıydınız.
Na Sabat vašem Bogu molite se... u vašim sinagogama, umesto što se gurate... i gostite slatkišima u pozorištu.
Bak boynunda kamerası var, ufak şirin elmacık kemikleri var.
Gledaj, ima kameru i slatku bradu.
Polyester takım elbisenle Her ne kadar şirin gözüksen de
Mada si mi sladak u tom poliesterskom odijelu -Čista runska vuna.
Uykucu şirin, yataktan kalksan iyi olur yoksa annen ikimizi de öldürür.
Pospanko, ustani ili će nas tvoja majka obojicu ubiti.
Şu oyuncak tavşan ne kadar da şirin!
Pogledaj kako je sladak ovaj plišani zeko!
Nasıl böyle inanılmaz seksi ve inanılmaz şirin olabiliyorsun?
Kako uspijevaš biti tako seksi, a istodobno tako slatka?
vavvv - "çok havalıyım... üst giysisinden kurtulmalıyım" diyen ve kendini şirin zanneden arabalar.
Slatki autići koji izgledaju "prpošno i kad da bi skinuli krov".
Kafayı bulduğunda daha bir şirin görünüyor.
Nekako je sladak kada si drogiran.
Benim sevimli, şirin yavrum bu hâle nasıl geldi?
Kako se od moje divne, ljupke bebe pretvorila u to?
Şirin Baba ne olursa olsun onun için geri dönmememizi söyledi.
Papa je rekao da se ne vraćamo. - Pokušava nas zaštititi.
Ruhu, bedenini, meleklerle dans etmek üzere bırakırken kan gölüne dönmüş olan mezarlığın yukardan görüntüsünü alıp şafağın, şirin mavi güzelliği içerisinde kaybolup gidiyoruz.
Dok mu duša napušta tijelo i odlazi plesati s anđelima, kamera se diže s krvavog groblja i zaustavlja na plavetnom nebu zore.
İnanması zor ama her zaman böyle şirin ve sevimli biri değildim.
Znam da je teško poverovati, ali nisam uvek bio ovako dražestan i umiljat.
Buralardaki en şirin sarı kafa sensin biliyoruz.
Znaš da si najljepša plavuša ovdje.
Anlamadığım şey ise kaldırdığı o şirin Brezilyalı hatun ile niye bir yerlerde plajda rahatına bakmıyor?
Samo ne razumijem... Zašto ne uživa na plaži negdje sa slatkom Brazilkom?
Kendimi bir Gezgin olarak Elena'nın şirin, ufak kafasına soktum.
Katherine: I passengered sebe u Elena je slatka, mala glava.
Herkes o tiz sesiyle çok şirin olduğunu düşünüyor.
Svi misle da je tako dobra s tim malim pištavim glasom.
Saldırılamayacak kadar şirin bir orduyla karşılaşabilirdin.
Zvršilo bi s vojskom toliko slatkom da ju nitko ne bi napadao.
İki şirin hanım ne de güzel oturuyorsunuz burada.
Vidi vas dvije slatkice kako tu sjedite i skroz ste slatke.
Şey, Şirine ismi aslında Şirin ve Ne'nin birleşiminden oluşuyor.
Pa, "Štrumpfeta" je spoj riječi "Štrumpf" i "eta".
Bana bu Şirin şapkasının nereden geldiğini göster.
Pokaži mi dom ovog Štrumpfovog šešira.
Beni keşfedilmemiş bir Şirin topluluğuna yönlendirdin.
Upravo si me odvela do neotkrivene populacije Štrumpfova.
Hiçbir zaman gerçek bir Şirin olduğunu düşünmedi.
Ona nikad nije mislila da je bila pravi Štrumpf.
Savaş ve mücadele şirin çocuklukların üstünü örttü
Rat i zubi emajlirani djetinjstvom slanih limuna.
Yapımcı bize şirin, masum, güzel ve yeni bir yüz aradıklarını söyledi.
Producent nam je rekao kako traže neko slatko, nevino i lijepo novo lice.
Sıra bana geldiğinde, ayağa kalktım ve "Neden televizyondaki kadın karakterler her zaman şirin, masum, güzel, ve de destekleyici olmak zorundalar?
Stoga, kad sam došla na red, ustala sam i rekla: "Zašto ženska lica na televiziji uvijek moraju biti lijepa, slatka, nevina i, znate, puna razumijevanja?
Pekala, bir sözlükbilimci olmanın dezavantajlarından biri ise insanların genellikle sözlükler hakkında pek de hoş, şirin bir imaja sahip olmamalarıdır.
Sada, jedna ne tako dobra stvar kada si leksikograf je ta da ljudi često nemaju toplu, ugodnu, mekanu sliku rječnika.
Bazır renkler hipnotize etmek için tasarlanmış. Ve bu şirin desenler.
Neke od boja su dizajnirane kako bi hipnotizirale. Ti krasni uzorci.
Ebeveynlerim bunun şirin olduğunu düşünüp sözünü etmediler ancak okula başladığım zaman oradakiler şirin olduğuna katılmadılar.
Moji roditelji su mislili da je to slatko, pa to nisu spominjali. ali kad sam pošla u školu, tamo se nisu baš slagali da je to slatko.
Başkalarıyla da görüştüm ama herkes aynı şeyi söylüyordu, "Şirin. Bize göre değil".
Pokušao sam drugdje i svi su mi rekli isto: "Zgodno, ali ne za nas."
Sevgilim, Tirsa kadar güzelsin, Yeruşalim kadar şirin, Sancak açmış bir ordu kadar görkemli. ‹‹Hoş, güzel›› anlamına gelir.
Lijepa si, prijateljice moja, kao Tirsa, krasna si kao Jeruzalem, strašna kao vojska pod zastavama.
0.94919085502625s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?