Yemin ederim Treblemakers veya ses tellerime zarar verebilecek hiçbir kişiyle cinsel ilişki yaşamayacağım.
I svečano obećavam da se nikada neću seksati sa Treblašima, u suprotnom neka mi glasnice rastrgaju vukovi.
Eski Hawaii'liler genellikle zencefil otunun yatıştırıcı özelliğini kullanırlardı böylece kafa karışıklıklarından oluşan acıyı dindireceklerdi ki aslında bütün bunlar cinsel kaynaklıydı.
Pradavni Havajćani često su se okretali ublažavajućem podanku biljke đumbira da olakšaju bol profinjene pomutnje, koja je, češće bila nego nije, seksualna.
Ben de kurallara uymaya çalışıyorum... ama aslında... tek istediğim seninle bir an önce cinsel ilişkiye girmek.
Nastavljam s tim djelatnostima... no zapravo... jedino što stvarno želim jest voditi ljubav s tobom što prije.
Tedirgin olduğumda uygunsuz cinsel temaslarda bulunuyorum.
Kada sam nervozan, ponašam se neprimjereno.
Şimdi bu kıza dönüşme olayı bir tür cinsel kararsızlıktan mı ortaya çıktı?
Pretvaranje u djevojku je razlog tvoje seksualne zbunjenosti?
Nikki'nin bu tür bir cinsel tavırla ilgilendiğimi düşünmesini istemedim çünkü hayatımda böyle bir şey yapmadım, tamam mı?
Nisam htio da Nikki misli da imam veze s takvim ponašanjem jer nikada nisam radio nešto takvo!
Sana şunu söyleyeyim cinsel ilişkiye girmeme yeminimi tuttum, ömrüm boyunca tuttum.
Reći ću vam nešto. Čitav sam život održala zavjet čistoće koji sam dala.
Bununla cinsel ihanet arasında ince bir çizgi var.
Malen je korak od tog do nevjere.
İki güçlü, cinsel açıdan ateşli kadın.
Dvije jake žene koje pršte od seksualnosti.
Basitçe, kadını cinsel hazdan mahrum etmek için yapılan bir uygulamadır.
To je u osnovi operacija koja lišava ženu seksualnog užitka.
Fakat insanlarda, sadece kadınlarda doğumu ve emzirmeyi kolaylaştırdığı ve cinsel ilişki sırasında iki cinsiyetin de salgıladığı biliniyordu.
Ali kod ljudi, poznato je jedino kod olakšavanja poroda i dojenja kod žena i otpušta se kod oba spola prilikom spolnog odnosa.
Bu sebeple cinsel istismara uğraşmış kadınlar üzerinde çalıştık ve yaklaşık yarısını uyaran karşısında oksitosin salgılamadığını gördük.
Proučavali smo seksualno zlostavljane žene i oko polovica njih ne otpušta oksitocin prilikom stimulacije.
Veya cinsel partnerlerimizi cezbetmemizi nasıl değiştireceği hakkında.
Ili način na koji privlačimo seksualne partnere?
Bir kere, zamanın Hollanda resminde, bir kadının ağzının açık olması cinsel uygunluğa işaret ediyordu.
Kao prvo, u nizozemskom slikarstvu tog doba, otvorena usta kod žene su označavala seksualnu dostupnost.
Fakat şunu da ifade etmem gerekir ki bedenimden ya da cinsel organlarımdan nefret etmiyordum.
Vrijedno je spomena to da nisam mrzila svoje tijelo ni svoje genitalije.
ve "seçime karşı biyolojik zorunluluk" konusuna değinmeyeceğim bile çünkü eğer herhangi biriniz cinsel yönelimin bir seçim olduğuna inanıyorsa sizi dışarı çıkıp "gri" olmaya davet ediyorum.
I neću čak ni odaslati problem izbora protiv biološkog imperativa jer ukoliko bilo tko od vas smatra da je seksualna orijentacija stvar izbora, pozivam vas da izađete i pokušate biti sivi.
Birbirlerini her zamanki kadar çok sevmeye devam eden çiftlerin bile cinsel yaşamı neden çoğunlukla sönüyor?
Dakle, zašto dobar seks tako često blijedi, čak i kod parova koji se i danas vole kao nekad?
Bir de neden inanılanın aksine tensel yakınlık iyi bir cinsel yaşamı temin etmiyor?
I zašto fina intimnost ne jamči dobar seks, suprotno popularnom uvjerenju?
Bir de neden cinsel ilişki bebelerin doğumuna neden oluyor ve bebekler çiftler için erotik felaket anlamına geliyor?
I zašto seks rezultira djecom, a djeca su katastrofa za žudnju u braku?
cinsel olarak etkilenmiş değil, kendiğilinden, ama çoğunlukla cezbedilmiş.
Ne mora to nužno biti seksualno, ali da vas jako privlači.
muhtemelen cinsel hazzı açan en büyük şey.
vjerojatno pruža najveće od svih uzbuđenja.
Jon Stewart beni her gece kendi bağnazlığıma karşı entelektüel açıdan dürüst olmaya zorlayıp insanların ırkının, dininin veya cinsel yöneliminin karakterinin kalitesi ile bir ilgisi olmadığını anlamama yardımcı oldu.
Svake me večeri voditelj Jon Stewart tjerao da budem intelektualno iskren sam sa sobom vezano za svoju zadrtost i pomogao mi je da shvatim da rasa, vjera ili seksualna orijentacija nemaju nikakve veze s kvalitetom nečijeg karaktera.
Ancak aldatmanın tanımı genişlemeye devam ediyor: cinsel içerikli mesaj yollama, porno izleme, tanışma programlarında gizlice aktif kalma.
Definicija preljuba neprestano se proširuje: sexting, pornići, tajno sudjelovanje na portalima za upoznavanje.
(Gülüşmeler) Şimdi, ben aldatmanın bu tanımını beğeniyorum: 3 önemli öğeyi içeriyor: gizli bir ilişki, ki aldatmanın çekirdek yapısıdır; bir miktar ya da daha fazla duygusal bir bağ; ve cinsel bir simya.
(Smijeh) Sviđa mi se ova definicija afere - ujedinjuje tri ključna elementa: tajna veza, koja je ključan dio afere; emocionalna veza određenog stupnja; i seksualna alkemija.
Ve, cinsel olarak ilgisiz olan çiftler, birden kendilerini öyle arzuyla aç bulurlar ki, bunun nerden geldiğini bilmezler.
a partneri koji su bili seksualno ravnodušni odjednom postanu prepuni požude za koju ne znaju odakle dolazi.
Hatta bu kızlar HIV, AIDS ve diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklara yakalanıyor.
Čak obole od HIV-a i side i drugih spolno prenosivih bolesti.
Cinsel iktidarsızlık, ereksiyon olma sorunu, idrar tutamama, anal yırtılmalar dışkı kaçırma da dahil.
One uključuju impotenciju, erektilnu disfunkciju, urinarnu inkontinenciju, pucanje rektuma, fekalnu inkontinenciju.
Cinsel organlarınıza bile daha fazla kan gidiyor, cinsel gücünüz artıyor.
Čak i vaši spolni organi dobivaju više krvi čime se povećava vaša spolna moć.
Sağlık Bakanlığı (ABD) tarafından yapılan en etkin sigara karşıtı kampanyalardan birisi, atardamarlarınızda daralmaya yol açan nikotinin kalp krizi ve inmelere yol açmakla kalmayıp cinsel güçsüzlüğe de yol açtığını göstermişti.
Najučinkovitiju reklamu protiv pušenja napravilo je ministarstvo zdravstva koje je pokazalo da nikotin sužava vaše arterije i može uzrokovati srčani i moždani udar, ali isto može dovesti i do impotencije.
Ve Len bir Park Caddesi psikanalistini karşılayacak kadar zengindi, psikanalist beş yıl boyunca Len'in olumlu duygularını bir şekilde içine hapsetmesine neden olan cinsel travmayı bulmaya çalıştı.
Nestani." A Len je bio dovoljno imućan i mogao si je priuštiti psihoanalitičara s Park Avenuea, koji je pet godina pokušavao pronaći seksualnu traumu koja je nekako pozitivne emocije zatočila u njemu.
(Kahkahalar) Ama-- eğer dezavantajlı bir durumdaysanız, cinsel yolla bulaşan bir hastalığınız varsa, oran 1/100
(Smijeh) Ali -- i ako ste u nepovoljnoj situaciji, više seksualno prenosivih bolesti, može biti 1 naprema 100.
Doktoruna durumu anlattı, doktoru da Kanada'da bir tıp bülteninde, "İnatçı Hıçkırıkların Potansiyel Tedavisi Olarak Cinsel İlişki" adıyla bir olgu sunumu yayınladı.
Rekao je to svom liječniku, koji je to objavio u kanadskom medicinskom časopisu s naslovom „Seksualni odnos kao mogući lijek za nezaustavljivo štucanje.“
Sözüm ona kraliyet hekimi de imparatoriçeye, "Düşüncem şudur ki, çok kutsal majestelerinin vulvası, cinsel ilişkiden önce, bir süre boyunca okşanmalıdır."
Navodno joj je kraljevski liječnik rekao: „Smatram da prije snošaja treba rukom stimulirati vulvu vašeg Kraljevskog visočanstva.“
Masters ve Johnson, 1950'li yıllarda, "hadi insan cinsel tepki döngüsünü tümüyle ortaya çıkartalım" diye karar verdiler. Hem erkeklerde, hem de kadınlarda, tahrikten, orgazma kadar insan vücudunda olan her şey.
u redu, idemo otkriti cijeli ciklus ljudske seksualne reakcije. Od uzbuđenja, sve do orgazma, kod muškaraca i žena. Sve što se dešava u ljudskom tijelu.
Evliliğe kadar cinsel ilişkiden uzak durmaya söz veren genç kızlardan -- sağolasın George Bush-- büyük bir kısmı, yüzde 60'ı, bir sene içinde cinsel tutkularına teslim oldular.
Među tinejdžerkama koje su se zavjetovale na apstinenciju i nevinost do braka -- hvala ti, George Bush -- većina njih, 60 posto, poklekla je pred seksualnim iskušenjem u roku jedne godine.
Ruben hasat mevsimi tarlaya gitti. Orada adamotu bulup annesi Leaya getirdi. Rahel Leaya, ‹‹Lütfen oğlunun getirdiği adamotundan bana da ver›› dedi. biçiminde köke sahip, yenildiğinde cinsel gücü artırdığına inanılan bir bitki.
Jednoga dana, u vrijeme pšenične žetve, namjeri se Ruben u polju na ljubavčice te ih donese svojoj majci Lei. I Rahela reče Lei: "Daj mi od ljubavčica svoga sina!"
‹‹Hayvanlarla cinsel ilişki kuran herkes öldürülecektir.
(22:18) Tko bi god sa živinom legao, treba ga kazniti smrću.
Bir adam kadınla cinsel ilişkide bulunurken menisi akarsa, ikisi de yıkanacak ve akşama kadar kirli sayılacaklardır.
Ako koja žena legne s kojim čovjekom i on ispusti sjeme, neka se okupaju u vodi i budu nečisti do večeri'."
Annenle cinsel ilişkide bulunarak babanın namusuna dokunmayacaksın. O senin annendir. Onunla ilişki kurmayacaksın.
Ne otkrivaj golotinje svoga oca ni golotinje svoje majke. Majka ti je, ne otkrivaj njezine golotinje!
Annenden ya da babandan olan, ister seninle aynı evde doğmuş olsun, ister olmasın üvey kızkardeşlerinden biriyle cinsel ilişki kurmayacaksın.
Ne otkrivaj golotinje svoje sestre - kćeri svoga oca ili kćeri svoje majke - bila rođena u kući ili izvan nje!
Kardeşinin karısıyla cinsel ilişki kurmayacaksın. Çünkü o kardeşinin namusudur.
Ne otkrivaj golotinje žene svoga brata! Ta to je golotinja tvoga brata.
Karın yaşadığı sürece onun kızkardeşini kuma olarak almayacak ve onunla cinsel ilişki kurmayacaksın.
Ne uzimaj sebi koju ženu u isto vrijeme kad i njezinu sestru da je ljubomorom žalostiš otkrivajući golotinju ovoj preko nje za njezina života!
Komşunun karısıyla cinsel ilişki kurarak kendini kirletmeyeceksin.
Ne lijegaj sa ženom bližnjega svoga; od nje bi postao nečist.
Bir hayvanla cinsel ilişki kurmayacaksın. Kendini kirletmiş olursun. Kadınlar cinsel ilişki kurmak amacıyla bir hayvana yaklaşmayacak. Sapıklıktır bu.
Da nisi legao ni s jednom životinjom - od nje bi postao nečist. Žena ne smije stati pred životinju da se s njom pari. To bi bila krajnja opačina.
Bir hayvanla cinsel ilişki kuran adam kesinlikle öldürülecek, hayvansa kesilecektir.
Čovjek koji bi spolno općio sa životinjom ima se smaknuti. Životinju ubijte!
‹‹ ‹Herhangi bir hayvanla cinsel ilişki kurana lanet olsun!› ‹‹Bütün halk, ‹Amin!› diyecek.
'Proklet bio koji legne s bilo kakvom životinjom!' - I sav narod neka reče: 'Amen!'
Babalarının karılarıyla yatanlar, âdet gören dinsel açıdan kirli kadınlarla cinsel ilişki kuranlar senin içinde yaşıyor.
U tebi se raskriva sramota očeva, u tebi siluju žene dok su nečiste.
0.65838098526001s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?