Prijevod od "mališa" na Turski


Kako koristiti "mališa" u rečenici:

Zaduženi smo da ubiremo zle duše, ali to nije razlog da ovaj mališa ima okus kao da je umro u strahu.
Bizim görevimiz şeytani ruhları öldürmek ama bu sebepten bu adamın tadı korkudan altına işemiş tavuk gibi olmak zorunda değil.
Hej mališa, je li vidio kakvo zlato ovdje dolje?
Hey ufaklık! Buralarda hiç altın gördün mü?
Mališa, kada ćeš naučiti da praviš razliku između kamena i nosa?
Ufaklık kaya ile burun arasındaki farkı ne zaman öğreneceksin?
Zato budi dobar mališa i otvori vrata.
Şimdi iyi bir çocuk ol ve kapıyı aç.
Zdravo mališa, lepotan zar ne, našao sam ga kod grebena
Merhaba ufaklık. Çok güzel, değil mi?
Dori, ja sam mališa, mislim da ono nije mališa
Bence o ufak değil. Koca adam.
U redu, a sad da utvrdimo, da li je mališa progutao ključ... ili je lažno optužen.
Tamam, anahtarı gerçekten yutup yutmadığını ya da yanlış yere mi suçlandığını anlayacağız.
Ali da ti kažem nešto, mališa.
Sana bir şey söyleyeceğim, komik çocuk.
I mališa želi izaći odavde kao i mi.
O da bizim kadar burdan çıkmak istiyor demek ki.
Hvala ti mališa, ja preuzimam odavde.
Teşekkürler, güdük, bundan sonrasını bana bırak.
Ako te taj film ne može natjerati da osjećaš, onda možda ovaj mališa može.
Eğer o film hissetmeni sağlayamadıysa, belki bu ufaklık sağlar.
Biti ću uskoro kod kuće i proslaviti ćemo tvoj rođendan, dobro, mališa?
Çok yakında eve döneceğim ve doğum gününü kutlayacağız,...tamam mı evlât?
Zapamti mališa... bio si mi kao sin.
Hatırlasana evlat. Seninle baba oğul gibiydik.
U redu, mališa, da ti profesionalni birokrat pokaže kako se to radi.
Tamam ufaklık bırak da profesyonel bir bürokrat nasıl yapılırmış göstersin.
Došao bih na tiskovnu, ali mališa je htio sâm pred kamere.
Basın toplantısına gelecektim... ama Junior kameraların önüne yalnız çıkmak için bana yalvardı.
Moraš se jedno vrijeme kriti dok mališa ne bude stariji... a onda će on uzeti prijestolje.
Bebek büyüyene kadar saklanmalısın sonra da tahtı o alacak.
Prije devet godina, sudbina ili slučajnost je spojila mene i Mališa.
Dokuz yıl önce ya kader ya da vaziyet Malysh'le beni bir araya getirdi.
To je jedino što mališa ima!
Bu onun sahip oldugu tek sey!
Je l' taj mališa zapisuje sve što kažem?
Şu eleman bütün dediklerimi yazıyor mu?
Trebala bih te uškopiti, mališa, da ti uštedim patnje i boli.
Yine de seni kısırlaştırmam lazım Gizmo. Ağrıdan kurtarırım seni.
Ovaj mališa je stigao u deblo sa nekog drugog mesta.
Bu ufaklık kütüğe başka bir yerden gelmiş.
Sve što treba da uradiš, mališa, kako bi se odužio, je da se popneš gore i doneseš mi to čudo odozgo gde prave čudnu buku.
Ödeşmek için tek yapman gereken ufaklık yalnızca orada yalpalayarak şu komik sesi çıkaran şeyi indirip bana getirmek.
Ljudi kažu da je to barbarski, ali ako to ne učinimo, 'mališa' će da sliči na rolovani ražnjić.
İnsanlar barbarca bir şey olduğunu söylüyor ama ettirmezsek de üstü sarılı sosise benzeyecek.
3.4661600589752s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?