Senin girdiğin bütün ekipler kesin kaybeder zaten.
Ionako je svaki tim u kojemu si ti osuđen na propast.
Orada insanlar yollarını kaybeder ve bir daha ortaya çıkmazlar.
Ljudi su se tamo gubili i za njih se više nije čulo.
Saçımın tek teline bile dokunursan o hepsini kaybeder.
Skini mi i vlas s glave, i njoj ode cijela glava.
Girdiği her işi kaybeder ve yardım için bana gelirdi.
Izgubio je svaki posao. Došao je k meni za pomoć.
Tüm insanlar ölünce kaybeder ve tüm insanlar ölür.
Svi ljudi izgube kada umru a svi ljudi umiru.
Özgür bir insan öldüğü zaman yaşama zevkini kaybeder.
Kada slobodan čovjek umre, on gubi zadovoljstvo života.
Herkes hayatının bir döneminde inancını kaybeder.
Svatko u nekom trenutku izgubi vjeru.
Bazı insanlar her şeylerini kaybeder ama sonra tekrar kazanırlar.
Neki ljudi pretrpe gubitak, ali pokušaju ponovno!
Ceza almasa bile avukat ücretleri yüzünden çiftliği kaybeder.
Izvuče li se ili ne, izgubit če farmu samo plačajuči troškove.
Final sınavları sırasında 5 kilo falan kaybeder.
Omršavila je oko 10 kilograma kad su bili finali.
Eğer bana söylemezsen, Saul'u tekrar alırız ve bu sefer gözünden çok daha fazlasını kaybeder.
Ako mi to ne javiš, ponovno ćemo uhititi Saula. No ovaj put neće izgubiti samo oko.
Peki bu süreçte ruhunu da kaybeder misin?
Ali da li ceš usput izgubiti i svoju dušu?
Borçlu insanlar umudunu kaybeder ve umudunu kaybedenler oy kullanmaz.
Ljudi u dugovima postaju beznadežni, a beznadežni Ijudi ne glasaju.
Burada saklı kaldıkları her gün melekler kanatlarını kaybeder.
Svaki dan vidi u ovom ormaru, i anđel gubi svoja krila.
Erkeklik sıvılarını cinsel anlamda vücudundan atan ilk kişi oyunu kaybeder.
Najprostije, prvi čovek plodne sokove, gubi.
Birçok kişi soluksuz kaldığı için dövüşü kaybeder.
Većina tipova izgubi zbog nedostatka zraka.
Dostum, herkes bilir ki zaman makinesi kullandığın her dakika değerinin yarısını kaybeder.
Svi znaju da vremeplov gubi pola vrijednosti ćim ga izneses iz trgovine.
İşini kaybeder, hapse girersen, annene kim bakacak?
Gubljenje posla, odlazak u zatvor... Tko bi se brinuo za tvoju majku.
İnsanlar sağduyu yüzünden kaybeder, Dorian o sırada bir fırsat kaçar.
Ljudi umiru od zdravog razuma, Dorian, trenutak po trenutak.
Yalan bir şey açıklarsa çok şey kaybeder.
Ima puno toga za izgubiti ako ovo javno kaže.
Eğer bilincini kaybeder ve ambulansın gelmesi uzun sürerse iğneyi kendiniz de yapabilirsiniz.
Ako izgubi svijest i hitna pomoć je predaleko, vi joj sami ubrizgajte.
Sana oldukça güzel vakit geçirdiğimi söylersem, puan kaybeder miyim?
Gubim li bodove ako ti kažem da mi je super?
Eğer üzerinizde diğer dünyaya ait madde bulunursa işinizi kaybeder ve hapse girersiniz.
Ako vam nađu inverznu materiju, isti tren dobivate otkaz i odmah idete u zatvor.
Nick'in aklanması pahasına kendini savunma şansını kaybeder.
I uništava njenu mogućnost obrane. Razumiješ li?
Kadınlarsa, babalarını, çocuklarını, erkeklerini namuslarını, her şeyini kaybeder.
A žene ostaju bez očeva, djece... muževa, časti, bez svega.
Belediye başkanı oğlunu kaybeder ben de Stefan ile Damon'u kaybederim.
Gradonačelnica će izgubiti sina, a ja ću izgubiti Stefana i Dejmona.
Bir süre sonra herkes kahramanını kaybeder.
Svi jednom izgubimo vjeru u svoje junake.
Herkes onları var eden şeyleri kaybeder.
Svi gube onu stvar koja ih je napravila.
Tamam, İngilizce söylerim ama anlamını kaybeder.
Dobro, na engleskome ću, ali nešto se gubi u prijevodu.
Bertinelli, Triad'a karşı misillemede bulunursa ya da tehdit olarak görürse, Triad koca şehri yerle bir eder ve masum insanlar hayatlarını kaybeder.
I ako Bertinelli uzvrati istom mjerom trijadi, ili se makar čini da je uzvratio, trijada će napraviti pakao, a nedužni ljudi će ginuti.
Bankalarımızın ürettiği altın değerini kaybeder ve dünya bir kaosa sürüklenir.
Zlato, sam temelj naših banaka, bi postalo bezvrijedno a svijet bi se pretvorio u kaos.
Savaşı kaybeder ve babamın öldüğü gibi ölürüz.
Izgubit ćemo rat i umrijeti poput oca.
Sana "kendi kaybeder" demek isterdim ama durumu çok zorlaştırıyorsun.
Želio bih joj reći da je ona na gubitku, ali ne olakšavaš mi.
Ruh ne kadar çok mezarında kalırsa o kadar yolunu kaybeder.
ŠTO SE DUŠE DUŽE NALAZE IZMEĐU DVA SVIJETA, IMAJU TENDENCIJU POSTATI...
Bu Luison'u tekrar görürse aklını temelli kaybeder.
Ako ponovo vidi tog Luisona, izludeće načisto.
Bir adam eşini kaybeder ve dul kalır.
Čovjek izgubi ženu pa je udovac.
Bir çocuk, ailesini kaybeder ve öksüz kalır.
Dijete izgubi roditelja, pa je siroče.
SOS'de genler bu duyguları bastırma ve hata önleme özelliklerini kaybeder bireyi öngörülemeyen duygusal çalkantılara ve davranışsal hatalara iter.
Tako da S.O.S. dopušta tim manama da izađu na površinu. Što dovodi do nepredvidivih iskustava i čudnih ponašanja.
Ama dolunay olduğu zaman, kurban kendi iradesini kaybeder.
No, na pun mjesec, Žrtva gubi svoju volju.
Düşük performans gösterirsem de hisselerimiz düşer, binlerce insan işini kaybeder, SP burnundan solur ve bir sonraki ekonomik durgunluğun sorumlusu olursun.
Zbog mog slabijeg učinka, naše dionice padaju, tisuće ljudi ostaje bez posla, burza doživljava udarac i ti si osobno izazvala sljedeću recesiju.
Çeki kaybeder, ama eve daha büyük ve daha önemli birşeyle döner.
Ona gubi nagradu, ali se vraća kući s nečim većim i važnijim.
Nihayetinde gemi batar ve kaptan her şeyini kaybeder. Can yeleği hariç...
I brod potone, a kapetan je izgubio sve osim prsluka za spašavanje.
Ve ben aracıyı ortadan kaldırarak ve size doğrudan bunu vererek, FBI'ın sahip olduğu bilginin değeri kalmaz, ve böylece nakitleri değer kaybeder.
Ako ja maknem posrednika i sve vam to ponudim sam, tada informacije koje ima FBI nemaju nikakvu vrijednost, što devalvira njihovu valutu.
Ama arenadayken en iyi ihtimalle kazanır, en kötü ihtimalle kaybeder, ama başaramadığında, kaybettiğinde fazlasıyla cüret edererek kaybeder."
No, kad je u borilištu, u najboljem slučaju pobjeđuje, a u najgorem gubi, ali kada doživi neuspjeh, kad izgubi, on to čini s tolikom odvažnošću.“
Neden bircok insan basariya ulastiktan sonra tekrar kaybeder.
Zašto veliki broj ljudi uspije i onda propadne?
0.86452293395996s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?