Clark, kakav god da sam dogovor napravio sa FBI-em, tvoja porodica je strogo van toga.
Federallerle çalıştığın Latin Müritler işiyle ilgisi var mı?
Da li je to povezano s Latin Disiples na kojima radiš skupa s Federalcima?
Eğer federallerle çalışmazsak, o zaman senin Rawenwood'la olduğuna inanacaklar.
Ako ne budemo surađivali sa federalcima, pobrinut će se da Ravenwood povjeruje da ti surađuješ.
Sınırı geçme olasılığına karşı federallerle beraber çalışıyoruz.
Surađujemo sa federalcima za slučaj da je otišao preko granice. Ali što ako je u našem dvorištu?
Şanslı olsaydın seni ilk önce federallerle Kartel yakalardı.
Ako bi te federalci ili kartel prvi uhvatili, bila bi to sreća po tebe.
Bence Clay'de vericiyi buldu, Opie'nin Federallerle çalıştığını düşündü ve onu öldürmeye çalıştı.
Mislim da je Clay to otkrio i pomislio da Opie radi za federalce, a onda ga je pokušao ubiti.
Çünkü O'nun neden federallerle buluştuğunu öğrendim.
Jer sam saznao zašto se viđa s federalcima.
Federallerle görüştüğümü Patty'ye söylemeye karar verdim.
Odlučila sam joj reći da mi je pristupio FBI.
Ama arkadaşı Ellen Parsons'un federallerle görüşüyor.
Ali njena prijateljica, Ellen Parsons, se sastaje s FBI-em.
Ve elinde eyalet sınırlarından geçirilmiş çalıntı ticari mal olduğu için federallerle konuşmak zorundasın.
A kako je ukradena roba prešla granicu, moraš pričati s FBI-em.
Şimdi bu gerizekalılar benim onlara karşı Federallerle bir olduğumu sanıyorlar.
I sad su ti idioti mislili da ja sarađujem s federalcima protiv njih.
Adli araştırmacılar başka bir şey bulurlarsa Burası federallerle dolar.
Ako istražitelji pronađu bilo što drugo, federalci su posvuda.
Orada federallerle ne yaptığını söyledi mi?
Da li ti je rekla šta radi tamo sa federalcima?
Yani yine o federallerle görüşmemiz gerekecek.
Znači da moramo opet popričati s šerifima.
Ajan Cortez, federallerle olan bağlantılarınızı kullanın.
Agentice Cortez, iskoristite svoje veze s meksičkim federalcima.
New Orleans'ta kimsenin federallerle bu konuda mücadele etmiyor olması mantıklı gelmiyor.
Nema smisla da se nitko iz New Orleansa ne bori protiv federalne vlade zbog toga.
Sanırım hafızanda bir sorun var çünkü federallerle çalıştığın sürece sana yerini söylemeyeceğimi belirtmiştim.
Mislim da imaš problema s pamćenjem. Rekla sam ti, dok si federalac neću ti reći gdje je.
Federallerle aramızı iyi tutalım ki onlar da bizimle iyi tutsun.
Ako smo dobri premaFederalcima, biće i oni prema nama.
Perrin'in avukatlarının idam cezasından kaçınmak için Las Vegas'taki organize suçlarla ilgili bilgi karşıIığında federallerle anlaşma yaptığına inanıIıyor.
Vjeruje se da su njegovi odvjetnici postigli dogovor... s federalcima, u zamjenu za informacije... o njegovoj vezi s organiziranim kriminalom u Las Vegasu.
Federallerle sadece bu yüzden çalışmayı kabul etti.
To je jedini razlog zašto je pristao raditi sa federalcima.
O zaman federallerle konuşmadıysa kimle konuştu?
Dakle, ona ne govori da FBI, tko je taj tip?
Ama sen Federallerle bu şansı teptin.
Jedino ako se nisi udružio s federalcima.
Görünüşe göre daha önce federallerle yüzyüze geldin.
Već ste imali susreta sa federalcima ranije, rekao bih.
Meşgul olduğunu biliyorum ama bilgin olsun, federallerle gizlice anlaşmıştım.
Znam da si zauzet, ali znaj da surađujem s FBI-em. Znaju sve.
Vincent'ın yüzünün haberlerde çıkmaması için kanallara baskı yapması için Federallerle konuş.
Razgovarajte s federalcima, da za pritisak na lokalne vijesti dobiti Vincentu lice off naslovnici.
Tucker federallerle bir anlaşma yapmış, ve şimdi tanık korumaya programına gidiyor.
Riječ je da Tucker napravio dogovor s FBI, a sada mu ide u WITSEC.
Asıl kontrol etmen gereken şey Angie'nin neden federallerle konuştuğu.
Moraš da saznaš što Endži ima sa FBI-jem.
Federallerle işbirliği genellikle tek tarafın kazancıyla sonuçlanıyor.
S federalcima to je obično jednosmjerna ulica.
Bütün yıl boyunca federallerle zaten yeterince sorun yaşadık.
Već smo imali dovoljno problema s Federalcima za cijelu godinu.
Tamam, iyi o zaman çünkü çünkü federallerle kontratımız bizde kafa başına otuz bin dolar getiriyor.
Pa, dobro, Jer naš ugovor s FBI daje nam 30 tisuća po glavi u krevetu.
Federallerle benim için yaptığın antlaşma beni korumayacak.
Onaj dogovor koji si napravio između mene i FBI me neće zaštiti. Trebam pomoć.
Tek yaptığım Mick'e yardım edip Federallerle antlaşma yapmaktı...
Pomogao sam Micku da napravi dogovor sa FBI.
0.75274801254272s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?