Angiogenez inhibitörleri tümörlerin kan damarları üretmesine mani olur.
Inhibitori angiogeneze sprječavaju tumore da stvore krvne žile.
Kurbanın mümkün olduğu kadar uzun süre can çekişmesi için ana damarları kesmemeye özen gösterirlerdi.
Trudili su se da ne preseku arterije tako da bi žrtva bila što duže živa.
Bu kaya duvarının içinde magnezyum damarları var.
Sigurno teče u žilama svih ovih zidova.
Bu su yatakları tıpkı vücudumuzun damarları bir ağacın dallarıymışçasına dünyaya hayat verdi.
Koji su kao vene u tijelu, grane nekog stabla, plovila životne snage koju je voda dala Zemlji.
T-2'den başlarsam besleyici damarları kesmemiş olurum bu yüzden belki biraz daha aşağıya insem?
Što ćemo uraditi? Ako započnem kod T-2 izbjegao bih probijanje snabdevača krvlju.
Bu devletin ve ülkenin damarları aracılığıyla ne yazık ki benden hala çok nefret edildiğini biliyorum.
Znam da još ima puno mržnje koja nažalost teče kroz vene ovog grada, ove države i ove zemlje.
O kadar çığlık atıp nefes bile alamamanın baskısıyla kılcal damarları çatladığından gözlerinde kanlı benekler vardı.
Oči su mu bile crvene s malim točkama krvi tamo gdje su žile popucale. Pritiska od sveg tog vrištanja, a ništa nije izlazilo. Čak ni zrak.
Korkakça yolu seçecek olursan, damarları enine değil, boyuna kes.
A ako odlučiš biti kukavica, sijeci uzduž, ne poprijeko.
Ultraviyole ışınlar kullanarak damarları bulmaya yardımcı oluyor.
On koristi ultravioletnu svjetlost da nam pomogne pronaći vene.
Venedik'teki kuzenlerimizin depolarına baskın düzenlenmiş kargoları çalınmış ve can damarları kuma karışmış.
Našim rođacima iz Venecije skladišta su opljačkana, teret ukraden. Krv im curi u pijesak.
"Amerikan tiyatrosunun damarları için deli gibi arzulanan kandı bu."
"Krv koja je nasušno nedostajala u žilama američkog teatra."
Bu damarları birbirinden ayırıp ikisini bağlamamız gerek.
Moramo ispreparirati i podvezati obje arterije
Şimdi tümörü çevreleyen sağlıklı karaciğer dokusunu kesip bölgedeki tüm damarları bağlayacağım.
Sada ću rasjeći zdravu jetru prema tumoru... i podvezati sve pripadajuće krvne žile.
Beynindeki kan damarları artık kabarmaya ve pıhtı ile tıkanmaya başlıyor.
Znate, krvožilje u njenoj glavi otiče i gruša.
Kalp ve damarları, iç kulağı, solunumu, hepsi dünyada olmamaya alışmamış.
Kardiovaskularni, unutarnjeg uha, respiratorne svi navikli da bude... nije ovdje.
Bu parmakların insanın direk ruhuna giden damarları var.
Ti prsti imaju žile koje vode ravno do duše čovjeka.
Şu anda DGİ hava, güç, su gibi istasyonun hayat damarları olan şebekelerin çoğunu elinde tutuyor.
Trenutno, OPA kontrolira većinu mreža. Zrak, struja, voda... Sami krvotok stanice.
Haberlere göre kadmiyum damarları açılırken bir tünel çökmüştü ve insanlar dumandan ölüyorlardı.
Vijest da se tunel urušio i načeo pore cadmiuma, a ljudi su umirali od isparavanja.
İnsan vücudundaki tüm ana ve kılcal damarları bilirim.
Znam svaku venu i arterije u tijelu.
Bakteriyel selüloz, aslında yaraların iyileşmesinde çoktan kullanılıyor ve gelecekte belki de biyo-uyumlu kan damarları, hatta belki kemik dokusunun değiştirilmesi için kullanılacak.
Bakterijska celuloza se već koristi za zacjeljivanje rana, i postoji mogućnost kako će se u budućnosti koristiti za biokompatibilne krvne žile, moguće čak i za presađivanje koštane srži.
Daha güçlü bir şeye ihtiyacınız varsa, belki de o sıvı Kevlar'ı kullanabilrisiniz. Örneğin; dıştaki damarları değiştirmek için. Belki de tüm kemiği.
A možda možete iskoristiti taj tekući Kevlar ukoliko trebate nešto čvrsto kako bi nadomjestili periferne vene, na primjer, ili možda čak cijelu kost.
Tümör hücreleri kan damarları içinde seyahat edebilir.
Tumorske stanice mogu putovati kroz krvne žile.
Aynı zamanda koroner atar damarları da genişletir, anjini önler.
Proširuje i srčane arterije, onemogućavajući tako anginu.
Fakat çalışmada, denekler stres tepkilerini faydalı olarak gördüklerinde kan damarları bu şekilde rahatladı.
U ovom istraživanju, kada su sudionici gledali na svoje reakcije kao pomoć, njihove su krvne žile ostale opuštene, ovako.
Bu nedenle dolaşım sistemi vücudun her bir köşesine oksijen ve besin aktarımını sağlamak için kan damarları yardımıyla besin dolaşımı problemini çözmektedir.
Krvotok rješava problem dostave hranjivih tvari kroz krvne žile koje opskrbljuju hranjivim tvarima i kisikom svaki djeličak našeg tijela.
Kan damarları tüm beyin hacmini dolduran karmaşık bir ağ oluşturur.
Krvne žile čine složenu mrežu koja pokriva cijeli mozak.
(Kahkaha) İnsanlar bunu ellerindeki atan damarları büyütmek için kullandılar.
(Smijeh) Ljudi su ga koristili ne bi li povećali pulsirajuće vene na rukama.
Anatomiye bakarsak, kalbi çevreleyen kan damarları erkeklere kıyasla kadınlarda daha zayıftır ve bu kan damarlarının hastalık ortaya çıkarması erkeklere nazaran kadınlarda farklıdır.
Promotrimo anatomiju: krvne žile koje okružuju srce kod žena su manje nego kod muškaraca, a drugačiji je i način na koji te krvne žile razvijaju bolesti kod žena i muškaraca.
Bu demektir ki kan damarları içimizde her yere yayılmış, sadece derimizin altına değil.
To znači da su krvne žile u nama posvuda, ne samo ispod kože.
Şimdi ise bu alıcıların vücudun her tarafında olduğunu biliyoruz, hiç beklenmedik bölgeler de buna dâhil; kaslar, böbrekler, akciğerler ve kan damarları.
Sada znamo da se takvi receptori mogu pronaći po čitavom tijelu, uključujući i neka prilično neočekivana mjesta, u mišićima, u bubrezima, plućima i krvnim žilama.
Daha kompleks yapılar, örneğin size gösterdiğim kan damarları, üretralar, bunlar kesinlikle daha kompleks yapılardır, çünkü iki farklı hücre türü ile çalışırsınız.
Složenije strukture kao što su krvne žile, mokraćne cijevi, koje sam vam pokazao, oni su neosporno mnogo složeniji jer su u igri dvije različite vrste stanica.
Bunlar "can damarları", ancak, şimdi göreceksiniz, "ölüm damarlarına" dönüşebiliyorlar.
I to su žile života, a kao što ću vam pokazati, mogu biti i žile smrti.
Kadınlarda rahmin duvarlarının oluşumunu desteklemek için kan damarları her ay oluşuyor.
U žena krvne žile rastu svakoga mjeseca stvarajući oblogu maternice.
Bir yaralanmadan sonra da, kan damarları kabuğun altında gelişip, yarayı tedavi ediyorlar.
A nakon ozljede krvne žile moraju rasti ispod kraste kako bi ozljeda zacijelila.
Bu fazla damarlara ihtiyaç kalmayınca da, vücut bu damarları doğal anjiogenez inhibitörleri kullanarak başlangıç seviyesine geri çekiyor.
A kada te krvne žile postanu suvišne, organizam ih reducira do normalne vrijednosti koristeći prirodne inhibitore angiogeneze.
Aynen tümör gibi, yağ doku da kan damarları geliştikçe büyüyor.
Kao i tumor, salo se razvija kada se razvijaju i krvne žile.
0.47217702865601s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?