Prijevod od "šišmiše" na Turski


Kako koristiti "šišmiše" u rečenici:

Svidela mi se vaša priča i... volim šišmiše.
Sadece hikayeni beğendim ve yarasalar ilgimi çekiyor.
Danju spavaju u lijesu, a noću se pretvaraju u šišmiše.
Gün vakti bir tabutta uyurlar ve gece olduğunda yarasaya dönüşürler.
Mada, prevarila si veceras one stare šišmiše.
Şu eski yarasalar kadar aptaldın bu gece, Herşeye rağmen.
Ona je poput goleme špilje praznine što čeka šišmiše ljubavi da se objese...
O bomboş dev bir mağara gibi asılması için aşk yarasalarını bekliyor...
Ne vrijedi mu spominjati šišmiše, pomislih.
O yarasalar hakkında daha fazla konuşmaya gerek olmadığına karar verdim.
Jesi li siguran da ta žena nije stručnjak za šišmiše?
Bu kadının yarasalar konusunda uzman olmadığına emin misin?
Pregledali smo šišmiše, leoparde, močvarne štakore.
Yani yarasaları, leoparları ve lağım farelerini kontrol ettik.
Raketa koja juri je samo za šišmiše, zlato!
Senin için bir yarasa kovalayan füze, tatlım.
Ne kad si jamčio turistima ljeto bez komaraca i doveo šišmiše.
Bu, turistlere sineksiz bir yaz sözü verip kasabaya yüzlerce yarasa salman gibi değil.
Mislila sam da darkeri imaju šišmiše kao ljubimce... ili obratno.
Got tarzını benimseyenlerin yarasa beslediğini sanırdım. Ya da tam tersini.
Slušaj, potrebna mi je špilja za šišmiše.
Dinle, Benim bir yarasa mağarasına ihtiyacım var.
Sad ljudi misle da smo alergični na bijeli luk i pretvaramo se u šišmiše.
Ve artık insanlar sarımsağa alerjimiz olduğumuzu ve istersek yarasaya dönebileceğimizi düşünüyorlar.
I jaguare, i divlje svinje, otrovne žabe na stablima, vampirske šišmiše, majmune, i tako dalje.
Ve jaguarları, yaban domuzları zehirli kurbağaları, yarasaları, maymunları vs. vs.
Između lova na vukove ili na šišmiše... šišmiše, svakako!
Kurt mu yoksa yarasa avı mı diye sorsalar tabii ki her zaman yarasayı seçerim!
Da rovke koje jede insekte imaju rođake koji su insekte potražili u zraku, šišmiše.
Böcek yiyen, sivri faregillerin kuzenlerinin böcek arayışında uçucucu yaşama geçmiş olan yarasalar olduğudur.
Sada trebamo samo napuštenu zgradu i neke zaražene šišmiše.
Şimdi tek ihtiyacımız olan şey, terkedilmiş bir bina ve hasta yarasalar.
Obitelji sa puno djece. I šarene zastore i macke i pse i šišmiše, svaku djevojku koja mi se ikada sviđala.
Çok çocuklu ailelerden, ekoseli perdelerden, kedilerden, köpeklerden, olta yemlerinden, hoşlandığım her kızdan nefret eden annemle.
Vjerovatno je sljedila šišmiše, štakore, miševe, vjeverice i buhe.
Muhtemelen, yarasaları, sıçanları fareleri, sincapları ve pireleri takip etmiştir.
vladao je okrutni "Gospodar mrtvih", koji je tjerao one koji bi ušli u njegovo kraljevstvo da prođu niz odaja za mučenje, i uključivalo je krv, tamu, hladnoću, noževe, šišmiše i jaguare.
demektir ve acımasız ölüm lordları tarafından yönetilmektedir, krallıklarına düşenleri, bir dizi işkence odasından geçirmektedirler, ve bu süreçte; kan, karanlık, soğuk, bıçaklar, yarasalar ve jaguarlar da vardır.
Kužim zašto bi Parrish otopio kravu, ali zašto moje sanduke za šišmiše?
Parrish'in ineği neden erittiğini anladım, ama yarasa sandığımdan ne istedi?
24 satni život na ulicama Ostina znači da je to grad svetlosti, a to privlači na milione insekata, koji su zauzvrat brza hrana za šišmiše.
24 saat şehir hayatı Austin için şehrin milyon tane böceğin dikkatini çeken ışığı ve yarasalar için sırayla fast food anlamına geliyor.
Posetioci koji dolaze da gledaju šišmiše ostave 10$ miliona kao turističku taksu svake godine.
HURT:yarasaları görmeye gelen ziyaretçiler her yıl 10 milyon dolar turist geliri bırakıyorlar.
Šta je s kućom koja ima paukove mreže i šišmiše?
Peki ya örümcekağları ve yarasalar olan ev?
Doktor je morao baterijom obasjati tvoju malu da istjera sve šišmiše van.
İçerideki bütün yarasaları kaçırması için doktorun vajinana el feneri tutması gerekiyordu.
Smrad privlači kukce koji privlače šišmiše koji privlače sokole.
Ayrıca kokunun böcekleri topladığını böceklerin yarasaları, yarasaların da şahinleri topladığını söylediler.
Znači, ono što moraš je služiti pržene šišmiše?
Yani yapman gereken kızarmış yarasa satmak mı?
Daj mi štakore i šišmiše i pluća i iznutrice i meso!
Bana sıçan, yarasa, ciğer, bağırsak ve et verin!
Ja ću ostati ovdje i pripaziti na stražare... I velike šišmiše.
Burada kalıp Draconian Muhafızları'na karşı gözcülük edeceğim, bir de büyük yarasalara.
Madagaskar ima posebne šišmiše koji stvaraju izmet s vrlo visokim udjelom hranjivih tvari.
Madagaskar çok özel bir yarasa türüne sahip, bunlar yüksek besin değeri içeren damlalar üretiyorlar.
2.0394279956818s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?