Şahsen seni Eric ile birleştirmesinden biraz daha rahatsız olursun sanmıştım.
Myślałem, że bardziej ci się nie spodoba połączenie z Ericem.
Size, inanılmaz derecede cömert bağışınızdan dolayı teşekkür etmek için şahsen ulaşmak istedim.
/Chcia³am panu podziêkowaæ /za niezwykle hojn¹ wp³atê.
Şahsen Binbaşı, ne olursa olsun, benim için fark etmez.
Ja, panie majorze, przyjmę wszystko, co przyniesie życie.
Ve tabii ki Bubba'ya şahsen saygımı sundum.
Poszedłem też, oczywiście, odwiedzić grób Bubby.
Bir olayı bilmediği ya da şahsen ilgilenmediği çok nadir.
Rzadko jest coś o czym nie wie lub czego nie załatwia osobiście.
Suçluya şahsen, 1963 Yayıncılık Yasası'nın 364. emri altında hapishaneye kadar eşlik edeceğim.
Z paragrafu 364... mówiącego o zachowaniu na antenie, z roku 1963...
Şahsen, ben şu anda ölmek istemiyorum çünkü bu tip şeyler insanların ölümüne sebep olur.
Osobiście wolałbym jeszcze pożyć, a za takie gówno ludziom przytrafiają się dziwne wypadki.
Dik duracaksınız yoksa şahsen önüme çıkan her uzak doğulu kıça tekmeyi basacağım!
Macie stać prosto, bo skopię każdy orientalny zad, jaki zobaczę na swojej drodze!
Şahsen kahramanlara ayıracak vaktim hiç olmadı.
Nie wątpię. Najwyższy czas na bohaterów.
Barış için geldiğimize sizi şahsen temin ederim, dostluktan başka bir şey istemiyoruz.
Chciałem osobiście pana zapewnić, że przybywamy w pokoju, szukamy tylko przyjaźni.
Onlar Adolf Hitler'e cehenneme dek şahsen eşlik edecek.
Ci żołnierze odprowadzą Hitlera pod bramy piekielne.
Onu sorgulamak istemiyorsan Carter, şahsen senin yerine seve seve yaparım.
Nie takiego. Jeśli nie chcesz go przesłuchać, z chęcią cię zastąpię.
Şahsen, siz salakların birbirinizi öldürmesine göz yumardım ama işler çığırından çıkabilir böylece.
Pudło. Chętnie pozwoliłbym się wam pozabijać, ale mogłoby się zrobić nieciekawie.
Adamı şahsen ve yakinen tanıyan tek kişi o.
Tylko ona zna go na tyle dobrze.
Birleşik Devletler Başkanı bu sabah Amiri şahsen aramış ve iyi iş çıkarttığımız için onu tebrik etmiş.
Prezydent osobiście dzwonił rano do dyrektora i gratulował mu dobrze wykonanej pracy.
Şahsen, birkaç martini içmeyi dört gözle bekliyorum.
Sam nie mogę doczekać się przynajmniej kilku martini.
Andrews'un şahsen arkadaşı olan Emniyet Müdürü Carl Fairbanks soruşturmanın şubenin en büyük önceliği olacağını söyledi.
Komisarz policji Carl Fairbanks, Bliski przyjaciel Andrewsa, Ogłosił, że Uznał tę sprawę za najwyższy priorytet.
İki saatin var yoksa onu Beyaz Saray'ın Güney Bahçesi'nde şahsen infaz ederim.
Potem osobiście go rozstrzelam na Trawniku Południowym.
Bence şahsen, sen ellerini kaldırsan daha iyi olur.
Byłoby dobrzej, gdybyś ty je podniosła.
Onlara, sana önemli bir istihbarat bilgisini bulup bana şahsen teslim etmen talimatını verdiğimi söyleyeceğim.
Powiem im, że zleciłem ci zdobycie przedmiotu z cennymi informacjami i dostarczenie mi go osobiście.
Operasyonların nasıl başarısız olabileceğini şahsen gördüğümü unutuyorsun.
Zapominasz, ¿e widzia³am na w³asne oczy, jak szybko operacja mo¿e Ÿle siê potoczyæ.
Duruşma gününü 3 hafta öne çektiğimi ve davayı şahsen kovuşturacağımı avukatına söyle.
Przekaż swojej adwokat, że przyśpieszam proces o trzy tygodnie. I sama będę oskarżycielem.
Ben, şahsen bir çeşit ağaçlık yerde eğitim gördüğünü düşünüyorum ya da ormanda yeşil de buna ithafen.
Ja osobiście myślę, że szkolił się w jakimś lesie lub dżungli i zieleń jest dla tego hołdem.
Bu hisseye değer 10 bin dolarlık hisse satarsan şahsen sana beleş sakso çekerim.
Jeśli sprzedasz to za 10 000 $ to osobiście ci obciągne za darmo.
Dostane bir ikinci oğul olarak konuşuyorum şahsen aile tarafından aşağılanmaya alışarak büyüdüm.
Ja, również drugi syn, nieustannie okrywam hańbą rodzinę.
CIA müdürü beni aradı seni şahsen tanımak için hevesli.
Dyrektor CIA przyszedł do mnie, pytał o ciebie osobiście.
Ben şahsen, ilk önce ağırdan alacağım.
Osobiście, Zabiorę się do tego lekko.
Bunun için parayı gönderebiliriz ya da sana şahsen verebiliriz.
Przelejemy wam pieniądze albo dostarczymy osobiście.
Açıkçası şahsen ben, o canavarın yok edilmesiyle...
Myślę, że najlepiej będzie, jeśli ten potwór zostanie...
Şahsen inanmayan çok fazla kişiyi arındırmaya gerek olmadığını düşünüyorum.
Wolałbym uniknąć tego oczyszczenia. Zbyt wielu niewierzących.
Şahsen tesadüfi olarak oluşturulmuş olasılıklardan oluşan görünüşte sonsuz bir yelpazeyi, en az sayıda makul değişkene indirgemeye dair 58 teknik biliyorum.
Osobiście znam 58 technik zawężenia nieskończonej macierzy przypadkowo generowanych możliwości do najmniejszej liczby zmiennych.
Burada bir dakika daha duran herkes, içlerinde tek zerre insanlık kalmadığını bana şahsen söylüyor demektir.
Ten, kto tu zostanie, niech sam przyzna, że nie ma krzty przyzwoitości.
Ben şahsen binlerce kod satırı yazdım bu yemek kitabını yazabilmek için.
Sam napisałem tysiące linii kodu użytych w tej książce.
Şahsen ben bu kadar devasa bir görevin üstesinden gelebileceğimden emin değildim.
Osobiście nie miałam pojęcia czy poradzę sobie z tak ogromnym zadaniem.
Şahsen, bunun bize gelecekte fiziki yapıların, binaların ve makinelerin kendi kendine kurulumları, çoğalmaları ve onarımları ile ilgili yeni olanaklar sağlayacağını düşünüyorum.
Są nowe możliwości samodzielnego montażu, replikacji, naprawy naszych struktur, budynków i maszyn.
Şahsen detaylı bir fiziksel muayene yaptığımdan emin olmak isterim. Bu ziyaretin amacı da sadece fiziksel muayene olduğu için, istediğim gibi gayet detaylı bir muayene yapabiliyordum.
Lubię myśleć, że przeprowadzam gruntowne badanie, ale dlatego, że cała wizyta jest na nie poświęcona mogę je przeprowadzić wyjątkowo dokładnie.
Şahsen ben istatistikleri kullanmayı tercih ederim, bu nedenle s.ze önce bunu göstereceğim.
Osobiście wolę statystyki, więc najpierw zajmę się nimi.
Ben, şahsen bunu düşünerek uykusuz geceler geçirmiyorum.
na pewno nie będzie spędzało to snu z powiek.
Şahsen bence bir yer yaratmak, bir yer bulmaktan daha kolay, çünkü bu şekilde aklınızdaki fikirlerden ödün vermek zorunda kalmazsınız.
Osobiście uważam, że łatwiej jest stworzyć miejsce niż je znaleźć. Wtedy nie trzeba iść na kompromis pomiędzy pomysłami a możliwościami.
faydalanırdı Şahsen, yoruldum artık unutmaktan ve bu yapılacak çok kolay bir şey.
Mnie osobiście męczy zapominanie, a to jest naprawdę coś łatwego.
Benim şahsen bu konuda düşünmeye başlamam bir öğrencinin ziyaretime gelmesinden sonra oldu.
Sam zacząłem o tym myśleć po tym, jak odwiedził mnie student,
Toplumun her kesiminden insanlarla şahsen tanıştım-- belediye başkanları, sivil toplum örgütleri, öğrenciler, politikacılar, yedek erler, camilerden ve kiliselerden insanlar, ülkenin başbakanı, ve hatta ev kadınları.
Spotkałam najróżniejszych ludzi: burmistrzów, organizacje pozarządowe, uczniów, polityków, milicjantów, ludzi z meczetów, kościołów, prezydenta kraju, gospodynie domowe.
Burada şahsen anlamaya çalıştığım şey, bir SmileyGirl1978 kadar şansım olması için ne yapabilirim,
Chodziło o zdobycie informacji, dzięki którym będę równie konkurencyjna, jak SmileyGirl1978.
Durum şu ki, şahsen ben böylesine karamsar bir bakış açısını takip etmiyorum.
Sama jednak nie podpisuję się pod tak pesymistycznym poglądem.
(Kahkaha) Ve ben şahsen profesörleri severim, ama onları bütün insanlığın varabildiği en üst başarı noktası olarak görmemeliyiz
Co z tego..? Lubię profesorów uniwersyteckich, ale wiecie... nie powinniśmy traktować ich jak szczyt osiągnięć ludzkości.
Günümüzde juri açıkça bu tamamlayıcı terapileri denemekte ve ben, şahsen kahve damlası anlayışının bir daha genel kabul göreceğinden kuşkuluyum.
Oczywiście, nie wszystkie z tych form leczenia się sprawdzają, i osobiście wątpię, że lewatywa z kawy, kiedykolwiek zyska szerszą popularność.
Şahsen ben şu an bu ateşe dayanıklı cam kapları topluyorum ve yiyecekleri saklamak için Glad ve Tupperware kapların yerine kullanıyorum.
Ja używam opakowań typu Pyrex zamiast Glad i Tupperware do przechowywania żywności.
Yahudiyenin Mesihe ait kiliseleri beni şahsen tanımıyorlardı.
A byłem nieznajomym z twarzy zborom żydowskim, które są w Chrystusie;
0.55658292770386s
Pobierz naszą aplikację z grami słownymi za darmo!
Połącz litery, odkrywaj słowa i wyzwij swój umysł na każdym nowym poziomie. Gotowy na przygodę?