Cennet mekan ceddiniz Sultan Bayezid'in yaptırdığı hisarı görüyorum Sultanım.
Vidim tvrđavu izgrađenu od Vašeg r. dede, Sultana Bajazita, moj Sultane.
Hesaplarımıza göre hisarı 11 ayda bitiriyoruz sultanım.
Predviđamo izgraditi tvrđavu za 11 mjeseci, moj Sultane.
Onlar gelene kadar bu hisarı savunabiliriz.
Možemo držati ovo utvrdenje dok oni ne dodu.
Tüm adamları ölene kadar bu hisarı korumak için onunla birlikte kaldılar.
Svi njegovi ljudi su ostali da brane ovo utvrdenje sa njim, do smrti.
Hisarı saatler içinde ele geçirebilecek 250 adamım olacak.
Za par sati imat ću 250 ljudi spremnih da napadnu utvrdu.
Bir yığın adam şu an hisarı almak için yola çıktı.
Imamo ljude s kojima ćemo preuzeti utvrdu.
Sence hisarı, ben başka bir gemiyi batırmadan önce alabilecek misiniz?
Možete li preuzeti utvrdu prije nego potopim još jedan brod?
Hisarı almak için yapacağın ani saldırıda kullanacağın tünelleri.
Tunele koje bi iskoristio da ga napadneš.
Ay Hisarı'na giden bütün yolları kapatın.
Zaključavanje dolje sve staze na Fort Luna.
Birkaç gün içinde, Ay Hisarı'nı salgın yok edecek.
Za nekoliko dana, Fort Luna će biti uništen od kuge.
Ay Hisarı savunma odaklı bir kale.
Fort Luna je izgrađen za obranu.
Gizli Birlik'in işine burnunu sokarsan, Ay Hisarı'nı yerle bir ederim.
Ako ometati Secret voda, ću razini Fort Lunu.
Ay Hisarı'ndaki adamlarımızla onlara karşı hiçbir şansımız yok.
Uz naše radne snage u Fort Lunu, nemamo šanse.
Ay Hisarı ve ordu güçlerini birleştirirse Jin birlikleri sınırı asla geçemez.
Ako Fort Luna i vojska udružiti snage, Jin vojnici nikada neće prijeći granicu.
Ay Hisarı'nın arka tarafında bir geçit var, doğrudan düşmanın arkasına götürecektir.
Postoji prolaz iza Fort Luna, to će dovesti do leđa neprijatelja.
Jin ordusu geçebilsin diye Ay Hisarı'nı ele geçiriyorsun.
Ti preuzimaju Fort Luna, pustiti Jin trupe u
Zamanı geldiğinde de Ay Hisarı'nı Wei Zhongxian'a devredeceksin.
Kada dođe vrijeme, uključite Fort Lunu više... na Wei Zhongxian.
O yüzden artık bu hisarı savunmayacaksınız
Zato Nećeš držite ovu utvrdu više.
San Cristobal hisarı Hollandalıları, İngilizleri ve Amerikalıları uzak tuttu.
Tvrđava San Cristobal, padala je pod Nizozemce, Engleze, Amerikance...
Burası, Abrasax Hanedanı'nın İkinci Ana Varisi Kalique Abrasax'ın Hisarı.
Ovo je alkazar Kalique Abrasax. Druge Primarne od kuće Abrasax.
Ben yola çıkarken hisarı ele geçirmeye başlamışlardı.
Dok sam odlazio, ljudi su počeli zauzimati tvrđavu.
Adamlara hisarı almak için önderlik edeceğim.
Namjeravam povesti ljude u preuzimanje utvrde kako sam i obećao.
Hisarı almak için kanlı bir çarpışmaya girip ölmeyi göze alamadı. Aşığıyla beraber kaçtı.
Nije htio riskirati da umre u prokletoj borbi za preuzimanje utvrde, on i njegova ljubav su zajedno pobjegli.
Karadan saldırı yapılacak duruma gelene kadar hisarı top ateşiyle döveceğiz.
Zatući ih, dok se ne otkrije unutrašnjost i utvrda bude ranjiva kopnenim napadom.
Hisarı devre dışı bırakmadan bu işi çözmenin etkili bir yolunu biliyorsan seve seve kulak veririm.
Sad, ako vidiš izlaz, učinkovit, uvjerljiv izlaz iz ovog, koji ne uključuje razaranje utvrde, volio bi ga čuti.
Hisarı kaybetme korkusu Vane'in hisarda kalmasının yarattığı korkudan baskın çıkıyor.
Njihov strah od gubitka tvrđave bio bi veći od straha da Vane ostane u njoj.
Hisarı geri almak ve, senin zorbalığını bir son verme niyetindeyim.
Namjeravam povesti ljude u preuzimanje te tvrđave, i zauvijek završiti tvoju tiraniju nad ovim mjestom.
Eğer o 40 adam bu hisarı Vane'in liderliği altında alacak kadar ciddilerse onu çevirdikleri hâl çirkin olabilir.
Razumljivo mi je ako su tih 40 ljudi bili dovoljno opaki da zauzmu utvrdu pod Vaneovim vodstvom, ali ako se ikad okrenu protiv njega, bio bi to ružan prizor.
Körfezi hisar kontrol ediyor, hisarı da ben kontrol ediyorum.
Tvrđava kontrolira luku, a ja kontroliram tvrđavu.
Kaptan Hornigold'un hisarı körfezi İspanyol savaş gemilerinden koruyor.
Tvrđava Kapetana Hornigolda čuva zaljev od španjolskih ratnih brodova.
Hisarı almak için hazırlık yapıyormuş ancak yoluna taş koymuşsun.
Da se pripremao nazad osvojiti tvrđavu, ali da si ti sabotirala njegov trud.
Körfezi kontrol etmek için hisarı ele geçirdim. Ancak orada ömür çürütmeye niyetim yok.
Uzeo sam tvrđavu kako bi kontrolirao zaljev, i nemam želju da se opuštam u njoj.
Chatillon'daki eski hisarı gizemli bir yeni dünyaya dönüştürdüğünü söylüyorlar.
Kažu da je pretvorio stara utvrda na Chatillon na tajanstvenom novom svijetu.
Hisarı nasıl onaracağını bilmiyordun bu işi yapması için ağzına kadar köle dolu gemiyi yakalamam için beni ayarttın.
Nisi mogao dokučiti kako da popraviš utvrdu, pa si me naveo da zarobim brod pun robova koji bi obavili posao.
Kimsenin aklına gelmedi mi, Jack adamları hisarı tamire ikna edemediyse onu korumaları için nasıl razı edecek?
Zar nikome nije palo na pamet da ako Jack nije u stanju uvjeriti ljude da poprave utvrdu, još će ih manje uspjeti uvjeriti da je brane?
Diyorum ki İngiltere şimdi dönecek olursa o hisarı ele geçirmelerine engel olacak hiçbir şey yok.
Hoću reći da ako bi se Engleska sada vratila, ništa ih ne bi spriječilo da zauzmu tu utvrdu.
İngiltere'ye veya İspanya'ya vardığında hangisini seçeceksin ve hisarı fethetmeye mi bakacaksın?
Čime bi radije raspolagao onoga dana kada dođe Španjolska ili Engleska i namjeri se na osvajanje utvrde?
Kendimi altını hisarı, burayı çağla boyunca korumaya adadım.
Slušajte sad. Posvećen sam obrani zlata, utvrde, ovoga mjesta, da ga očuvamo na dugo vremena.
Onu İngiliz Komutana teslim ederlerse, Komutanın hisarı ve altını onlara bırakacaklarına inanıyorlar.
Vjeruju da ako ga predamo, to bi moglo uvjeriti britanskog komandira da im dopusti da zadrže i utvrdu i zlato.
Yıllarımı ve son ayları bu hisarı tekrar inşa etmeye harcadım.
Izgubio sam godine života samo u ovih zadnjih mjeseci pokušavajući obnoviti ovo mjesto.
Woodes Rogers'ın çalışmayan bir hisarı var, sırf istiyor diye bir yere kaybolmayan idari sorumluluğu var, ve ağzına kadar dolu, uyuyan -uyandırılabilir- avcılarla dolu bir adası var.
Woodes Rogers ima nefunkcionalnu utvrdu, odgovornost za administrativnu noćnu moru koja ne će nestati njegovom voljom i otok pun lovaca koji su trenutno pod kontrolom, ali se mogu probuditi.
Bir hafta önce bu parayı siktiğimin hisarı karşılığında verecektin.
Prije tjedan dana Ste bili spremni za trgovinu taj novac za jebeni utvrde.
Adamant Hisarı'na ekip yolluyorum. Demir Kardeşlere, Kılıç'ı soracaklar.
Šaljem tim da Nepopustljivo Tvrđi vidjeti što su Iron sestre znaju o Mača.
RM: Adlarıyla, Şikago'nun yeni bölümündeki Dearborn Hisarı, Büyük Şikago Yangını, White City Lunaparkı sâyesinde herkesin hatırladığı Dünya Kolomb Sergisi, ve kimsenin hiç hatırlamadığı Gelişim Yüzyılı Sergisi.
RM: Osnivanje Utvrde Dearborn na budućem području Chicaga, Veliki požar u Chicagu, Svjetska kolumbovska izložba, koje se svi sjećaju, zbog Bijelog grada, i Svjetska izložba s temom "Stoljeće napretka", koje se nitko ne sjeća.
1.5944402217865s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?
Ne znam koliko još dugo možemo čuvati tvrđavu. 