Prijevod od "završili" na Turski


Kako koristiti "završili" u rečenici:

Milostivije bi bilo da su im zarili bodež u srce i završili s tim.
Kalplerine hançer saplayıp işi bitirmek asıl iyilik olur.
Ali kako ste završili kod njega?
Peki Renly'e hizmet etmeye nasıl başladınız?
I samo tako, iznenada, moji su dani trčanja završili.
Sonra bir anda koşu günlerim bitmişti.
Znaš što, Miley, Hannah, tko god da si, završili smo!
Biliyor musun? Miley, Hannah, adın her neyse. Bu iş bitti.
Bojim se onoga što se dogodilo mojim prijateljima koji su završili fakultet.
Asıl beni korkutan şey, hukuktan yeni mezun olan arkadaşlarımın başına gelenler.
Dogovor je bio: dobijem novac i završili smo, zar ne?
Sanırım anlaşmanın şartları ben parayı alacaktım ve başka işimiz kalmayacaktı, doğru muyum?
Leon nam je ukrao mnogo novca i taman smo završili razgovor kad ste ušetali.
Leon bizden yüklü miktarda para çaldı. Sen içeri girdiğinde de konuşmamızın sonuna gelmiştik.
Od sad na dalje smo završili.
Şu andan itibaren seninle işim bitti.
Sve koje poznaješ su završili pod zemljom.
Tanıdığın herkesin sonu toprağın öbür tarafı olmuş.
Svjesni smo svojih mogućnosti, ali Te molimo da nam daš viziju i dobro oko, brzinu i snagu kako bi uspješno završili zadatak.
Yeteneklerimizden eminiz, ama bu görev için bizlere öngörü, bakış,.....hız ve güç bağışla.
Growl i ja smo završili pored, a mama i tata ispod.
Hırıl ile ben yanında kaldık, annemle babam ise altında kaldılar.
Minutu kasnije bismo završili kao hrana za hranu.
Bir dakika gecikseydin o yemek bizi yerdi.
Imam bonove za doručak za ove što miješaju beton, a ovi što šalaju su završili ali su se jebavali s klipovima.
Beton üreticileriyle kahvaltı biletim var kalıpçı çocuklar da tamam, klips
Možeš li vjerovati da su oboje završili srednju školu?
İkisinin de liseden mezun olduğuna inanabiliyor musun?
Uhodili ste je, prijetili ste joj i pokušali se ubiti u njezinu krevetu, pa ste završili u umobolnici.
Ona musallat olmuşsun, tehdit etmişsin... onun yatağında intihara kalkışmışsın, sonunda da akıI hastanesine yatırıImışsın.
Kad ubiješ ovog govnara, završili smo.
şu orospu çocuğunu geberttikten sonra, aramızda ne varsa bitecek.
Baš smiješno, obojica smo završili na ovom planetu.
İkimizin de bu gezegene düşmesi çok komik.
Poručnik Opálka i časnik aktiviran po pozivu Curda završili su Operaciju Aut distans, pa su obojica raspoloživi da vam pomognu.
Evet. Teğmen Opálka ve Kıdemli Subay Curda Uzak Mesafe operasyonunu tamamladığı için ikisi de şu anda size yardım edebilir.
Bilo je stvarno zabavno vidjeti gdje su sve završili otkad smo ih stavili gore.
Bütün bunlara başlamak ve nerelere gidebileceğiniz görmek gerçekten çok eğlenceliydi.
I tada smo završili film i montažirali ga zato što smo se morali vratiti.
Sonra filmimizi sarıp montajladık çünkü dönme vaktimiz gelmişti.
Ali svi ljudi s kojima sam razgovarao, koji su završili onkraj zakona, svi su oni rekli, "Molim vas, molim vas, dajte nam šansu da radimo u legitimnoj industriji.
Fakat bütün kanuna karşı gelen kişilerle yaptığım konuşmalarda; hepsi dedi ki: Lütfen, lütfen bize yasal işlerde çalışmak için bir şans verin.
No, da ste završili na samom dnu, to bi vam moglo dati blagi osjećaj straha i/ili muke, dok razmišljate o borbi za preživljavanje u mirovini.
Amma velakin, en altta kaldığınızdaysa, bu size bir mide bulantısı ve sıkıntı hissi verir emeklilikte sıkıntı çekeceğinizi düşünmek içinizi sıkar.
Nisu imali pojma tko je pozirao u kojoj pozi, i završili su gledajući te serije snimaka, i rekli bi: "O, želimo zaposliti ove ljude." -- sve ljude s pozom visoke razine moći -- "Ne želimo zaposliti ove ljude.
Kimin, nasıl bir duruş yaptığı hakkında da bir fikirleri yok ve bu kasetlere bakmayı bitiriyorlar ve "Bu insanları işe almak istiyoruz, " diyorlar, hepsi yüksek güç duruşu yapanlar.
I kada su završili, uzeli smo je, stavili ispod stola, i rekli, "Bi li htjeli izraditi drugu, ovog puta za 2.70 dolara?"
Bitirdiklerinde Bionicle’ı aldık masanın altına koyduk ve dedik ki, “Bir tane daha yapmak ister misin, bu sefer 2, 70 dolar karşılığında?"
I ako bi rekli da žele, dali bi im drugu, i dok bi je sastavljali, oduzeli bi im onu koju bi bili završili.
Evet derlerse, yeni bir tane verdik ve onlar yenisini yaparken biz henüz bitirdikleri Bionicle’ı parçalarına ayırdık.
I kad bi završili tu, rekli bi, "Bi li htjeli sastaviti drugu, ovog puta za 30 centi manje?"
Ve onlar yenisini yapmayı bitirdiklerinde, “Bir tane daha yapmak ister misiniz, bu sefer 30 sent daha az alacaksınız?”
Nudimo dvogodišnji studij talentiranim studentima koji su uspješno završili srednjoškolsko obrazovanje.
Lise eğitimini başarılı bir şekilde bitirmiş yetenekli öğrencilere iki yıllık bir diploma sunuyoruz
Tako da smo donijeli papirnate cijevi i drvene spojeve kako bismo završili naš ured dužine 35 metara.
Bu nedenle 35 m uzunluğundaki ofisi tamamlamak için......kâğıt tüpler ve ahşap bağlantı elemanları getirdik.
Jeste li ikada završili poruku točkom kao znakom ljutnje? U redu.
Hiçbir cümleyi öfke belirtisi olarak nokta ile bitirdiniz mi?
Čula sam za srednju školu u Chicagu gdje su učenici morali položiti stanoviti broj predmeta da bi završili školovanje, a ukoliko nisu položili neki od predmeta, dobili bi ocjenu "Ne još".
Chicago'da bir lisede, öğrencilerin mezun olmak için belirli sayıda dersi geçmeleri gerektiğini ve geçemedikleri ders için ''Henüz değil.'' notunu aldıklarını duydum.
Svi su završili fakultet tijekom Drugog svjetskog rata, a zatim je većina otišla sudjelovati u ratu.
Hepsi, üniversiteyi II. Dünya Savaşı sırasında bitirdi ve sonrasında çoğu görev almak üzere savaşa katıldı.
Nakon toga prepustit ćemo se bespućima YouTubea, počevši od videa Richarda Feynmana u kojem govori o magnetima da bismo završili na intervjuima s majkom Justina Biebera.
Ondan sonra, Richard Feynman'ın mıknatıslar hakkında konuştuğu videolarla başlayıp çok sonra Justin Bieber'ın annesiyle yapılan röportajları izlemekle son bulan bir YouTube sarmalına gireceğiz.
Čovjek koji je vršio eksperiment rekao je, “Ako ste sve završili, idite kući.”
diye sordu. Ve deneyci, "Herşeyi bitirdiysen, gidebilirsin" dedi.
Počeli su s dvije i završili su s dvije.
İki iğneyle başladılar ve ikiyle bitirdiler.
Počeli su posvećivati prvoga dana prvoga mjeseca, a osmoga su dana istoga mjeseca ušli u Jahvin trijem; posvećivali su Jahvin Dom osam dana; šesnaestoga su dana prvoga mjeseca završili.
Birinci ayın ilk günü kutsamaya başladılar; ayın sekizinci günü tapınağın eyvanına vardılar. Tapınağı kutsamayı sekiz gün daha sürdürerek, birinci ayın on altıncı günü işi bitirdiler.
0.77989101409912s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?