# Başkasını sevemem # # Arılar ağaçlarda vızıldıyor # # Sadece bana bal yapıyor #
Nitko ne zna zašto, ali izgube svoj ukus... i poprime ukus meda, pa ako hoćete med, bolje kupite med, umjesto marelica.
Aslında, kimse niye bu kayısı tadını bırakıp... bal tadını almak istediğimizi bilmiyor... yani bal isterseniz, sadece gidip alırsınız, kayısı almazsınız.
Vjerojatno bi vam ispekao dva kolača od meda.
Muhtemelen size ballı kekinden iki parça verir.
Makar će ojačati ako popije čaj od sveg tog meda.
İyi tarafından bak. En azından kaşıntısı son bulacak. Ne demezsin.
Tako da sa velikom cašcu i poniznim srcem, darujem ovaj lonac meda, našem dragom prijatelju B'loon.
Büyük bir onur ve alçakgönüllülükle bu bal küpünü sevgili arkadaşımız Balon'a veriyorum!
Pčele prave med a ti si moja posuda meda!
Çaktın mı? Arılar bal yapar. Sen de benim kavanozumsun.
Ja sam dobro, meda, ja sam u redu.
Ben iyiyim tatlım, bir şeyim yok.
Onaj s najviše meda, privuče najviše pčela.
Ağaçta ne kadar çok bal varsa o kadar çok ayı gelir.
On ima neko ludo sranje od meda!
Üstüne bal gibi bir şey döküyor!
Podizaču, ti i Meda idite na požar kod Uvrnutog Izvora.
Windlifter, sen ve Dipper Yay Kaynağı yangınına gidin.
Meda je bila kraj tebe sve vrijeme.
Beş gündür. - Dipper baş ucundan hiç ayrılmadı.
Zašto svi ne uzmemo malo meda...
Bu durumda neden hepimiz biraz bal yemiyoruz? - Ben bal yemem.
Pčelama je lijepo u gradu. (Smijeh) Nadalje, također proizvode više meda.
Arılar şehri seviyor. Ayrıca şehirde daha fazla bal üretiyorlar.
Dakle, prinos urbanih košnica, u smislu dobivenog meda, veći je, a veći je i postotak prezimljavanja u usporedbi sa ruralnim područjima.
Bal üretimi açısından şehir kovanlarının getirisi, kışın hayatta kalanları da göz önüne alırsak, kırsala kıyasla daha yüksek.
Imam i neke slike meda iz Brooklyna.
Ayrıca elimizde Brooklyn balının görüntüleri var.
Moja majka kože boje cimeta, kći je domorotkinje iz Brazila, a sadrži i nijansu lješnjaka i meda, te kći čovjeka koji je kombinacija kave i mlijeka, no s puno kave.
Annem bir tutam fındık ve bal rengi tenli yerli bir Brezilyalının ve kahvesi bol bir sütlü kahve tenli adamın tarçın rengi tenli bir kızıydı.
Njihov otac Izrael reče im: "Kad je tako, neka bude, ali učinite ovo: metnite u torbe najbiranijih proizvoda ove zemlje i ponesite na dar onom čovjeku: nešto balzama, nešto meda i mirodija, mirisne smole, pa lješnjaka i badema.
Bunun üzerine İsrail, ‹‹Öyleyse gidin›› dedi, ‹‹Yalnız, torbalarınıza bu ülkenin en iyi ürünlerinden biraz pelesenk, biraz bal, kitre, laden, fıstık, badem koyun, Mısırın yöneticisine armağan olarak götürün.
Nikakva žrtva prinosnica koju budeš prinosio Jahvi neka ne bude priređivana s kvasom, jer ne smiješ u kad sažigati ni kvasa ni meda kao žrtvu paljenicu.
‹‹ ‹RABbe sunacağınız tahıl sunularının hiçbirine maya katılmamalı. Çünkü RAB için yakılan sunu içinde hiçbir zaman maya ya da bal yakılmamalı.
zemlju pšenice i ječma, loze, smokava i šipaka, zemlju meda i maslina;
buğdayı, arpası, üzümü, inciri, narı, zeytinyağı, balı vardır.
Povede ga po visočjima zemlje, nahrani ga plodovima poljskim, dade mu meda iz pećine i ulja iz tvrde stijene;
‹‹Onu yeryüzünün yüksekliklerinde gezdirdi, Tarlada yetişen ürünlerle doyurdu. Onu kayadan akan balla, Çakmaktaşından çıkardığı yağla besledi.
Kad se to razglasilo, počeli su Izraelovi sinovi donositi najboljega žita, novog vina, ulja i meda i svakojaka poljskog priroda i donosili su obilne desetine od svega.
Kralın bu buyruğunu duyar duymaz İsrailliler ilk yetişen tahıl, yeni şarap, zeytinyağı, bal ve bütün tarla ürünlerinden bol bol verdiler. Bunun yanısıra her şeyin ondalığını da bol bol getirdiler.
(19:11) dragocjeniji od zlata, od zlata čistoga, slađi od meda, meda samotoka.
Onlara altından, bol miktarda saf altından çok istek duyulur, Onlar baldan, süzme petek balından tatlıdır.
Kako su slatke nepcu mom riječi tvoje, od meda su slađe ustima mojim.
Ne tatlı geliyor verdiğin sözler damağıma, Baldan tatlı geliyor ağzıma!
Saće meda riječi su ljupke, slatke duši i lijek kostima.
Hoş sözler petek balı gibidir, Cana tatlı ve bedene şifadır.
Jesti mnogo meda nije dobro niti tražiti pretjerane časti.
Fazla bal yemek iyi değildir; Hep yüceltilmeyi beklemek de...
0.48499989509583s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?