Prijevod od "križanje" na Turski


Kako koristiti "križanje" u rečenici:

U kineskom restoranu sam križanje 42 i Grove.
Figueroa 4.sokağın köşesindeki bir Çin restoranındayım.
Dođi za 20 min na križanje ulica El Dorado i Palm.
20 dakika sonra El Dorado ile Palm'ın köşesinde buluşalım.
Idite u Club 21, križanje 21. i 52. ulice.
Kulüp 21'e gidebilir miyiz lütfen? 21 Batı 52'ci sokak.
Što kažete na križanje Fun ulice i Fun Boulevard?
Eğlence Sokağı ile Eğlence Bulvarı köşesine ne dersiniz?
Na križanje Center i Canal, molim vas.
Merkez Caddesi ile Kanal'ın köşesine, lütfen.
Ovo je dopis od EPA, a ovo je njegovo križanje perom.
Bu, Çevre Koruma Kurumu'ndan gelen yazı. Çizgiler düzenleyene ait.
Ako ne griješim, to bi bilo neobično za mene. Rekao si da je križanje state departmenta i pentagona u CIA-i.
Yani yanılmıyorsam ki böyle bir şey söz konusu olamaz Dışişleri Bakanlığı, Pentagon ve CIA'nın kesişme noktasındasın.
Ali križanje stvari sa popisa je jedini način da se ponovno oporavi.
Ama onu iyileştirebilmenin tek yolu, listesinden bir şeyler silmek.
Svim jedinica, šifra tri, križanje pete i Lexington
Tüm müsait ekipler, kod üç, beşinci cadde ve Lexington.
Sve jedinice, pljačka blindiranog vozila, križanje 4-te i Olivea.
Tüm birimler, Olive ve Fourth'da zırhlı bir araca soygun düzenlenmiş,
Križanje ulica Coats i Hammond, što brže možete.
Coats and Hammond, elinizden geldiğince çabuk gidin.
Cutleru, bolje dođi na križanje Beaubiena i Monroea.
Cutler, Beaubien ve Monroe'nun köşeye gelsen iyi olur.
Vidiš kako križanje čvorišta kondenzatora toka generira solidan tahionski udar?
Akı sığacının nodlarından geçmek takiyon patlama yaratıyor, gördün mü?
Zašto ne provjeriš križanje 81. ulice i 'poljubi me u guzicu'?
Neden 81.cadde ve kıçımı öp köşesine bakmıyorsun?
DNK križanje iz mikrobnih fosila pronađenih na tlu Marsa.
Tam olarak değil, ama evet. DNA çapraz üremesi. Mars toprağındaki mikrobiyal fosilinde bulundu.
Stavili su trgovinu na križanje Sunseta i Vine.
Sunset ve Vine'ın köşesine alışveriş merkezi açmışlar.
Preusmjerite me na govornicu, križanje Pennsylvanije i 11.
Evet, Pennsylvania ile 11. caddenin köşesindeki telefon kulübesinden arıyormuşum gibi göster.
Izvršenje pravde je bilo tek križanje imena s nje.
Adaleti sağlamak defterde bir ismin üstünü çizmek kadar kolaydı.
Kontrole na svako križanje u krugu od 50 kilometara.
Bütün yollarda 50 kilometrede bir barikat istiyorum.
Možda na prometno križanje u gradu gdje sve vrvi od pješaka i vozila.
Belki bir şehirdeki kalabalık bir yaya ve trafik kavşağına.
Prometno križanje dalo bi usredotočen, ali promjenjiv pogled na ljudski život.
Bir trafik kavşağı insan hayatı hakkında yoğun ama değişken bir fikir verir.
Imam dostavu, križanje 111. i Madison.
111 ile Madison'ın oraya bir siparişim var.
Distrikt Tropske kišne šume, križanje Vine i Tujunga.
Yağmur Ormanı Bölgesi. Sarmaşık ve Tujunga. İşte.
Bilo bi to križanje najbolje s najboljim.
Bu gerçekten en iyileri çiftleştirmek olurdu.
Na križanje 31. ulice i Fort Dearborn prilaza.
31 ve Fort Dearborn Yolu. - Minnettarım.
Križanje, pravljenje hibrida i tako dalje.
Melez ırk yetiştirme, melezleştirme. Ne istersen.
Rijetko viđeno golim okom, ovo križanje između životinjskog i biljnog svijeta je zaista čaroban trenutak.
Çıplak gözle nadiren görülebilen, hayvan dünyası ve bitki dünyası arasında görülen bu kesişim, gerçek anlamda mucize bir an.
Nadalje, mnogim ljudima ne smeta genetička modifikacija kada je u pitanju prijenos gena riže, geni riže u biljke riže, ili kada je u pitanju križanje vrsta kalemljenjem ili slučajnom mutagenezom.
Şimdi, birçok insan, mesele pirinç genlerini, pirinç genleri ile değiştirmek olunca genetik modifikasyonu umursamıyor veya mesele rastgele mutagenes veya aşılama ile türleri karıştırmak olduğunda.
Ali biciklist, vidimo, će nastaviti kroz križanje.
Fakat gördüğümüz bisikletli kavşaktan devam edecek.
Počinju se kretati, te na sreću za sve, biciklist reagira, izbjegava, te prolazi kroz križanje.
İlerlemeye başladılar, ama şükür ki bisikletli tepki verip, kaçıyor ve kavşağı geçiyor.
Zato što su ljudi nastavili posjećivati to križanje te dvije ceste -- (Smijeh) usred ničega, očekujući tamo mjesto imena Agloe -- netko je sagradio mjesto i nazvao ga Agloe, New York.
Çünkü insanlar sürekli o iki toprak yolun kesişimine gidip (Gülüşmeler) hiçliğin ortasında Agloe diye bir yer olmasını bekledikleri için birisi Agloe, New York adlı bir yer inşa etmiş.
1.4650189876556s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?