Prijevod od "direktor" na Turski


Kako koristiti "direktor" u rečenici:

Direktor odjeljenja snaga zakona, Gail Bertram, je Crveni John.
Teşkilatımızın bölüm başkanı Gail Bertram, Red John'dur.
Frank, zašto osjećam potrebu da te podsjetim da sam ja Jack Campbell, direktor.
Frank, neden sana Başkan Jack Campbell olduğumu hatırlatmam gerekiyor?
Neki direktor fonda iz Kalifornije, ludo, zar ne?
California'dan bir fon yöneticisine. Akıl almaz, değil mi?
"Da li je vaš direktor ikad bio na filmu prije?"
CEO'nuz daha önce filmde göründü mü?
Napredovala sam od nekoliko stotina dolara tjedno kao medicinski ocjenjivač do rastuće šestocifrene zarade kao izvršni direktor.
Talep inceleme uzmanı olarak haftalık bir kaç yüz dolar kazanırken yönetici doktor olarak altı rakamlı bir maaş kazanmaya başladım.
Billy Tauzin je napustio Kongres, da bi postao direktor Phrmae, lobista industrije lijekova, za plaću od 2 milijuna dolara godišnje.
Billy Tauzin ilaç endüstrisi lobisi PhARMA'nın CEO'su olmak için kongreden ayrıldı. Maaşı yıllık 2 milyon dolar olarak belirlendi.
Pa, prema onome što piše u katastru vlasnik imanja je Stuart Tuxhorn i on je izvršni direktor tvrtke po imenu Spektroleum.
Kayıtlarda malikânenin sahibinin adı Stuart Tuxhorn diye geçiyor. O kişi de Spectroleum adlı şirketin CEO'su.
John Maddox, izvršni direktor Rhineharta u New Yorku.
John Maddox, Rhinehart New York'un icra başkanı.
Chris je direktor reklamiranja i njegova kompenzacije ovisi o odrađenom poslu.
Chris halkla ilişkiler müdürü. Maaşı yaptığı işe bağlı olarak belirlenecek.
Tamo su tri mafijaška šefa, talijanski veleposlanik i direktor Lockheeda.
Üç mafya babası, İtalyan büyükelçisi,...Lockheed Genel Müdürü.
Bolesno ljubazni direktor banke, sa srcem od zlata?
Altın kalpli, hasta, nazik banka müdürü.
Ovaj nevjerojatni čovjek služio je svojoj državi 48 godina, pod 8 predsjednika, kao direktor FBI-a uz nemjerljivu privrženost sposobnost i posvećenost.
Bu olağanüstü adam 48 yıl ülkesine hizmet verdi FBI müdürü olarak büyük kararlılık yetenek ve azimle sekiz Başkan'a hizmet etti.
Ovo je vaš direktor, odjavljujem se za danas, i podsjećam vas da stojite lijevo ili desno, ne u sredini.
buna sebep sizsiniz, konuşmamı bitiriken koridorda sağda veya solda bekleyin ortada değil
Ne možeš biti direktor, jer sam ja direktor.
Sen müdür olamazsın çünkü müdür benim.
Pukovnik Hyrum Graff, direktor obuke u Međunarodnoj floti.
Ben Uluslararası Filo Eğitim Direktörü Albay Hyrum Graff.
Naftni tajkun Barry Redmond posljednji je visokoprofilni direktor kojeg je označila eko-teroristička skupina, Istok.
Eko-terörist grup The East'in hedef aldığı son CEO petrol kralı Barry Redmond.
Olivere, prestani razmišljati kao sin i počni razmišljati kao direktor tvrtke.
Oliver. Evlat gibi düşünmeyi bırak ve CEO gibi düşünmeye başla.
Taj direktor Townsend za koga pričaju da neće biti zainteresiran za nas jer smo mala firma?
Eyvah. Pekala, Townsend adındaki önemli CEO var ya hani yeterince büyük değiliz diye bizimle ilgilenmez denen adam?
Direktor će riješiti vaše obiteljske probleme?
CEO burada olanları düzeltecek mi, Matt?
Frank Surrey, Vojni za vezu i glavni direktor.
Frank Surrey, askeri irtibat bürosu ve genel yönetici. Edgar Reade.
Ja sam Yili Pinari, direktor najveće albanske vojno izvozniče tvrtke.
Ben Yili Pinari, Arnavutluk'un en büyük askeri ihracat şirketinin müdürü.
Čak ni direktor velike financijske tvrtke s Wall Streeta ne može suprotstaviti posljedicama automobilske nesreće.
Büyük bir finans şirketine vekaleten başkanlık eden biri bile ciddi bir trafik kazasının sonuçlarını göz ardı edemez.
Frensis Frensis, direktor "Kuca ko", dao je ovu izjavu.
Puppy Co'nun CEO'su Francis Francis bir bildiride bulundu.
Bio je najmlađi generalni direktor dete u istoriji firme.
Şirket tarihinin en genç İcra Kurulu Bebeği idi.
Googleov izvršni direktor Eric Schmidt je praktični praktičar ove filozofije.
Google CEO'su Eric Schmidt bu felsefenin aktif bir uygulayıcısı.
Nazvao sam Sir Boba Aylinga koji je u to vrijeme bio izvršni direktor British Airwaysa, i rekao: "Prijatelju, dobili smo jednu pozivnicu.
Sir Bob Ayling'i aradım, o zamanlar BA'nın CEOsuydu, ve dedim ki "Bir davetimiz var.
I otkriveno je da je prosječan izvršni direktor uključen u otprilike 139 zadataka kroz tjedan.
Ortalama bir CEO'nun bir hafta içinde yaklaşık 139 tane görev ile ilgili faaliyette bulunduğunu tespit ettiler.
Znam da tata nikad nije obraćao pažnju na tebe, čak ni kad si postao financijski direktor.“
CFO olduğunda bile baban ilgilenmemişti." diyen gremlin.
U svojim dvadesetima, bio je faca i direktor i kako nam je Mad Men rekao, razjareni alkoholičar.
20'li yaşlarında başarılı bir reklam yöneticisiydi ve Mad Men'in bize anlattığı gibi müzmin bir alkolikti.
I na kraju veoma osornog i mrzovoljnog sastanka direktor instituta je rekao: "Vaša vizija je veća od naših apetita."
Çok aksi bir toplantıdan sonra, bize söylediği, ''Sizin vizyonunuz bizim isteğimizden daha geniş''oldu.
I tjedan dana prije nego sam ja stigao, glavni izvršni direktor te softwarske kompanije je otišao u tu grupu, 200 inžinjera, i otkazao projekt.
Ben varmadan bir hafta önce bu büyük yazılım şirketinin CEO’su bu 200 mühendisten oluşan gruba gidip projeyi iptal etmişti.
I nakon toga sam ih pitao, rekao sam, "Što bi glavni izvršni direktor mogao učiniti da ne budete toliko depresivni?"
Ve onlara sordum, dedim ki; “CEO sizin canınızı sıkmamak için ne yapabilirdi?”
Rekli su da ih je glavni izvršni direktor mogao pitati da naprave prezentaciju za cijelu kompaniju o njihovom putu u protekle dvije godine i o svemu što su odlučiti učiniti.
CEO son iki yıldır neler yaptıklarını ve neye karar verdiklerini bütün şirkete sunmalarını isteyebilirdi dediler.
I mislim da glavni izvršni direktor zapravo nije razumio važnost značenja.
Ve sanırım CEO basitçe anlamın önemini anlamamıştı.
Da je glavni izvršni direktor, baš kao i naši sudionici, smatrao da bit značenja nije važan, onda mu nebi bilo stalo.
Eğer CEO, tıpkı bizim katılımcılarımız gibi, anlamın özünün önemsiz olduğunu düşündüyse umursamamış olabilir.
Charlie Kim, direktor tvrtke Next Jump iz New Yorka, tehnološke kompanije, kaže da kada biste imali problema u svojoj obitelji, biste li ikad razmišljali o tome da se odreknete koga od svoje djece?
New York şehrinde Next Jump adında bir şirketin, bir teknoloji şirketinin genel müdürü olan Charlie Kim'in yaptığı tespit şöyle: "Ailenizde zor bir dönem geçiriyorsunuz diye çocuklarınızdan birinden vazgeçmeyi hiç düşünür müsünüz?"
U stvari, naš direktor Andy Sharpless, koji je osmislio ovaj koncept, zapravo,
Bu, kanser riskimizi, kalp hastalıklarını ve obeziteyi aza indirebilir.
Pa tako ako ne skupe 70, 80 posto ocjenskih bodova, ne ostaju, što je vjerojatno razlog zašto ja nisam bio izvršni direktor više od 10 godina.
Yani yüzde 70-80 puanları yoksa konumlarını koruyamazlar, ki muhtemelen 10 yıldan fazla genel müdür olmamamın sebebi bu.
Ej, ja sam Michael Shermer, direktor Društva skeptičnih, izdavač magazina Skeptik.
Merhaba, Ben Michael Shermer. Skeptic dergisini yayınlayan Kuşkucular Derneği'nin yöneticisiyim.
(Smijeh) Odgovorih, "Ja sam izvršni direktor investicijske banke."
dedi. (Gülüşmeler) "Serbest fon banka yönetim müdürüyüm."
Odlučio sam postati -- raditi za njih kao umjetnički direktor.
Onlara sanat direktörü olmak için orada çalışmaya karar verdim.
novi direktor UN Statistike ne kaže da je to nemoguće.
bunun imkansız olduğunu söylemediğini belirtmek istiyorum.
A oni rekoše: "Pa direktor tvrtke je odlučio ne posuditi srčani zalistak, jer je želio da njegov proizvod bude povezan sa svinjama. "
ve şöyle dediler, " şirket müdürü bu kalp kapakçığını almanıza izin vermedi, çünkü ürününün domuzlarla ilişkilendirilmesini istemedi"
Moj pacijent Miguel bio je 56-ogodišnji direktor u softverskoj tvrtci.
Hastalarımdan Miguel 56 yaşında ve bir yazılım şirketinde yöneticiydi.
1.4503128528595s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?