"Yeni müşteriler, bıçak gibi dişleri olan gree kurtları gibidir lezzetli görünebilirler ama bazen ısırırlar da."
Nove su mušterije poput oštrozubih crva. Znaju biti sočni, ali znaju i ugristi.
Bizi şişko bir fok zannettikleri için ısırırlar.
Ugrizu vas jer misle da ste sočan tuljan.
Ama sadece vücudunu ısırırlar hepsi bu.Sebepsiz yere.
Ali se sjećam da ne ujedaju kožu, već samo...
Eğer onların yavrularını rahatsız edersen onlar da seni ısırırlar.
Ako diraš njihovu mladunčad, ugrist će te.
Evet, bu zenginleri ne zaman kuyruğundan yakalasan ısırırlar.
Da, ti bogatuni grizu kada ih zgrabiš za rep.
Erkek şişe burunlu yunuslar, benekli komşularından çok daha saldırgandırlar. Saldırıp, rakiplerini ısırırlar.
Mužjak kljunastog delfina, koji je mnogo agresivniji od svog susjeda sa pjegama napada i ujeda suparnika.
Timsahlar, 2, 000 pound'luk bir güç kullanarak ısırırlar.
Ujed aligatora ima silu od 907 kg.
Tam üzerlerine atlarlar, ön pençeleriyle sıkıca kavrarlar, omurganın üzerinden ısırırlar, pençeleriyle boğazlarını parçalarlar.
Lavovi skoče na konja zariju prednje kandže, i ujedaju ih po leđima, grebenu, trgaju im grkljan s kandžama.
Bir dakika öncesinde elinizi yalayıp sonrasında boynunuzu ısırırlar.
U jednom trenu vam ližu ruku, u idućem vas grizu za vrat.
Dudaklarını ısırırlar, ancak en azından diğer yerlerin güvende.
Oni će te ugristi za usne, ali barem ti je ostatak tijela siguran.
Çiftleşme sezonu, ve köpekbalıkları çiftleşirken ısırırlar, ve bu olduğunda suda olmak istemezsiniz.
Vrijeme je parenja i kada se psine pare, one grizu. I ne želite biti u vodi kada se to dogodi.
Bu yüzden de çocukları genellikle ağızlarından ısırırlar.
Zato djecu uglavnom grizu oko usta.
Bütün gün hem örüp hem de ısırırlar.
One pletu i grizu cijeli dan.
Karanlıkta leopar arısı tarafından sokulan örümceğin acı dolu tıslamalarını aniden duyardınız ve ölümcül mücadelelerinde, birinin yatağına düşerler ve ısırırlar, sokarlar, boşa çabalarlardı...
U mraku, bi se čulo naglo tjeskobno siktanje udarenog pauka od strane odrasle leopardovske ose i u njihovoj smrtonosnoj borbi, srušili bi se na krevet grizući i žežući i mlateći se...
Gizilgenler sakin hayvanlardır ama kışkırtırsanız çok fena ısırırlar.
Poluduh je uglavnom miroljubiv. Gadno grizu ako su izazvani.
Što više pružiš, više će im se svidjeti! 