Prijevod od "kız" na Hrvatski


Kako koristiti "kız" u rečenici:

Bir daha göremeyeceğimi sandığım bir kız.
A djevojka Nikad nisam mislio da ću opet vidim.
Karşınızda Dedikoducu Kız. Manhattan sosyetesinin skandallarla dolu yaşamı için tek kaynağınız.
Tračerica ovdje, vaš jedan i jedini izvor, u skandalozne živote Manhattanske elite.
Önümdeki bu 3 kız gördüklerime inanamıyorum.
Ove tri djevojke, ispred mene... ne mogu vjerovati onome što vidim.
Kız kardeşim için her şeyi yaparım.
Uradio bih sve za moju sestru!
Bu kız vampirlere, iblislere, karanlık güçlere karşı savaşır.
Ona sama će se suprotstaviti vampirima, demonima i silama mraka,
Kız arkadaşım Rita tehlike altında olacak.
Moja cura Rita biti će u opasnosti.
Karşınızda Manhattan'ın skandallarla dolu yaşamı için tek kaynağınız Dedikoducu Kız.
"Gossip Girl" ovde... vaš jedan i jedini izvor u skandalozne živote Manhattan's elite. Hej!
Bu kız bana adını söylerse gözlerini geri vereceğim.
Ako djevojčica kaže svoje ime, vratit ću joj oči.
Ama aslında, şehrimi uzaylılardan ve zarar verebilecek olanlardan korumak için üvey kız kardeşimle DEO için çalışıyorum.
Ali u tajnosti, radim sestrom za DEO da zaštitim svoj grad od izvanzemaljaca i ostalih koji mu žele naštetiti.
New York'ta kız arkadaşın var mı?
Imaš li djevojku u New Yorku?
Seninle görüşmek isteyen bir kız var.
Imam neku curu koja te želi upoznati.
Sen kardeşimsin, o, senin kız arkadaşın.
Ti si mi brat. Ona je tvoja djevojka.
Arthur destanında, Morgan güçlü bir büyücüydü, Kral Arthur'un yarı üvey kız kardeşi ve Merlin'in düşmanı.
U arturijanskim legendama, Morgan je bila moćna čarobnica, polusestra kralja Artura... -... i Merlinova protivnica.
Bir kız hayal kurabilir, değil mi?
Hej, cura može sanjati, zar ne?
Çok güzel bir kız arkadaşı var.
On hoda s onom prekrasnom curom.
Erkek ya da kız kardeşim var mı?
Koje sam vjere? Imam li braće i sestara?
Lisedeki kız arkadaşı Nikki Wald'la mağazadan bir şeyler çalmışlar.
Krađa po radnjama sa svojom djevojkom iz srednje škole Nikki Wald.
Ne istiyorsunuz, erkek mi, kız mı?
I čemu se nadate? Dječaku ili djevojčici?
Bu gerçek terapist mükemmel kız arkadaşının mükemmel arkadaşlarını analiz ederek onu üzme riskine girmeyecek.
Ovaj psihijatar ne želi uzrujati svoju divnu djevojku analizirajući njene divne prijatelje.
Yardım etmesi için kız kardeşim Siobhan'ın yanına gittim.
Pobjegla sam kod moje sestre Sibon za pomoć.
Bu, tıpatıp benzeyen iki kız kardeşin hikâyesidir.
Ovo je priča o dvije sestre koje dijele isto lice Zovem se Bridžit.
Bernadette gibi güzel bir kız yeni birini her türlü bulur.
Bernardette je zgodna cura i lako će naći drugoga.
Kız mı erkek mi biliyor musun?
Znaš li što je, dječak ili djevojčica?
Bence iyi bir kız değilsin sen.
Ja mislim da ti nisi fina djevojka.
Onlarla beraber bu kız ve çocuğu senin çocuğun yaşayacak.
S njima... ova djevojka i njezino dijete, vaše dijete... živjeti.
Aradığım kız aynı onun gibi görünüyor.
Pa, cura koju ja tražim izgleda isto kao ona.
Görünüşe göre kız bize bir gemi kazandırdı.
Izgleda da nam je dala brod.
Bütün bunlara karıştığın için çok üzgünüm çünkü çok dürüst ve iyi bir kız olduğundan eminim.
Žao mi je što si umiješana u ovo. Sigurno si dobra, poštena cura.
16 yaşındaki Brendan, Steven Avery'nin talimatıyla Teresa Halbach'in gırtlağını kesiyor ama kız ölmüyor.
Po uputama S. Averyja 16-godišnji Brendan... prerezao je grlo Terese Halbach. Ali ona još nije umrla.
Peki senin gibi tatlı bir kız niye tek başına Kralın Şehri'ne gidiyor?
A zašto lijepa djevojka sama ide u Kraljev Grudobran?
Fakat kız kımıldamıyor, gülümsemiyor, kaşlarını çatmıyor.
Ali djevojka se ne miče, ne smije i ne mršti.
ve "Bir daha hiç bir zaman Sarah gibi bir kız bulamayacağım", demişti.
„Nikad neću naći drugu djevojku poput Sare”
Kız, ‹‹Bana bir armağan ver›› dedi, ‹‹Madem Negevdeki toprakları bana verdin, su kaynaklarını da ver.›› Böylece Kalev yukarı ve aşağı su kaynaklarını ona verdi.
Ona mu odgovori: "Daj mi blagoslov! Kad si mi dao kraj u Negebu, daj mi onda i koji izvor vode." I Kaleb joj dade Gornje i Donje izvore.
Kız, annesinin kışkırtmasıyla, ‹‹Bana şimdi, bir tepsi üzerinde Vaftizci Yahyanın başını ver›› dedi.
A ona nagovorena od matere: "Daj mi, reče, ovdje na pladnju glavu Ivana Krstitelja."
1.6102709770203s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?