Voljela bih da je pričala sa nama. Što god da je bilo u pitanju.
Sen de öğreneceksin tabii bizimle kalacak kadar talihin varsa.
I ti ćeš naučiti. Ako budeš bila te sreće da ostaneš s nama.
Kelly, bunu yapan şeyden cidden nefret ettiysen bizimle gelmelisin.
Ako mrziš ono što je krivo za sve ovo, pođi s nama.
Bizimle savaşması için onu ikna etmeye çalışmam gerekiyor.
Moram je pokušati uvjeriti da se bori uz nas.
Bizimle misin, yoksa bize karşı mısın?
Jesi li s nama ili si protiv nas?
Peki bunun bizimle ne ilgisi var?
A kakve to ima veze sa nama?
Bizimle paylaşmak istediğin bir şey var mı?
Želiš li nešto podijeliti s nama?
Düşünüyordum ki, umuyordum ki, Kyle'ın bizimle uzun bir süre daha kalmasına karşı çıkmazsınız.
Nadam se da ti neće smetati ako Kyle ostane s nama malo dulje.
Bizimle Türk'ü satma konusu için buluşacak.
Sresti će se s nama oko prodaje Turka.
Bizimle misin yoksa bize karşı mısın?
Pa, jesi li s nama... ili protiv nas?
Biz olgunlaştıkça, ilişkimiz de bizimle birlikte olgunlaşıyor.
Kako sazrijevamo, sazrijeva i naša veza.
General bizimle uğraşılmayacağını hâlâ öğrenemedi mi?
General bi već trebao znati do sada, da se ne igra s nama.
Bizimle çöp toplamanın hayatının en güzel zamanı olduğunu söylemişti.
Rekao je da je sakupljanje smeća bilo nešto najbolje u njegovom životu.
Artık bizimle ve gemiyle bağlantıları kesildi.
Sad su odsječene od ostatka broda i nas.
Bir de burada, bizimle kalmanı umuyoruz.
Nadamo se da ćemo naći nekoga tko bi moga ovdje stanovati.
Tanrım, senden isteğimiz şu ki bizimle ol, yanımızda ol bugün arkadaşlarını ve ailesini teselli et.
Gospodine, molimo te da budeš danas s nama, budeš blizu, tješiš njegove prijatelje i obitelj.
Bizimle olsanız da, olmasanız da güvenliğinizi sağlayabileceğim bir yere yerleştirilmeniz konusunda ısrar etmek zorundayım.
Bili vi s nama ili ne, morat ću inzistirati da vas prebacim na mjesto gdje vam mogu jamčiti sigurnost.
Bizimle böyle konuşmasına izin mi vereceksin?
Dopustit ćeš da nam se tako obraća?
Sen de bizimle gelmek ister misin?
Želiš li i ti sa nama?
Krzeminski, Howard Stark olmasaydı hâlâ bizimle birlikteydi o tetiği çekse de çekmese de.
Krizminski bi danas bio s nama da nije Howarda Starka, bilo da je povukao okidač ili ne. Duboko smo u ovome zbog njega.
Belki de bizimle paylaşmadığı nedenleri vardır.
Možda ima motive koje ne dijeli s nama.
Bizimle Ölüler Ordusu arasında sadece Duvar yükseliyor ve Duvar'da da yüz yıllardır yeterli adam bulunmuyor.
Jedino Zid stoji između nas i vojske mrtvih. A Zid stoljećima nije dobro branjen.
Bizimle ve bizim için çalışan kadınlara iletmemiz gereken mesaj ne?
Koje su poruke koje govorimo ženama koje rade s nama i za nas?
Birileri bizimle fikir anlaşmazlığı yaşadığında ilk olarak onların cahil olduğunu varsayıyoruz.
Prvo što činimo kad se netko ne slaže s nama je da pretpostavimo da su takvi ljudi neuki.
Plan işe yaramadığında, o insanların da bizimle aynı bilgilere sahip olduğu ve buna rağmen bizimle aynı fikirde olmadığı ortaya çıktığında, bir başka varsayıma sığınırız: onların ahmak olduğu varsayımı.
Kad to ne uspije, kad ispadne da ti ljudi raspolažu istim činjenicama kao i mi i da se i dalje ne slažu s nama tada krećemo na drugu pretpostavku koja je da su idioti.
Bütün sanat eserleri bizimle bir şeyler hakkında konuşuyorlar.
Sva umjetnička djela nam govore o tim stvarima.
O öğleden sonra gerçekten neler olduğu hakkında farklı düşünceler var ama kardeşim bugün bizimle olmadığına göre, size hikayenin aslını anlatayım -- (Kahkahalar) -- kardeşim biraz acemiydi.
Postoje različite teorije o tome što se točno dogodilo tog poslijepodneva, ali kako moja sestra nije s nama danas, ispričat ću vam istinitu verziju priče – (smijeh) a to je da je moja sestra pomalo nespretna.
Ne olursa olsun, bunları bulduğunuz her fırsatta dışarı çıkarın ve enerjinizi ve neşenizi bizimle paylaşın.
Što god da je, nadam se da ove predmete koristite što češće možete i darujete nas svojom energijom i radošću.
Bu yüzden, bilim insanları ve mühendisler, lütfen bizimle inekçe konuşun.
Stoga, znanstvenici i inženjeri, molim vas, govorite kao štreberi.
Insanlar bize sahne arkasına evde yaptıkları yemekleri getirirlerdi ve bizi besleyip bizimle yerlerdi.
Diljem svijeta ljudi bi nam donosili domaću hranu i hranili nas nakon koncerata i jeli s nama.
Çünkü onlar bizimle kaldırımda değildi, ve onlar bizim aramızdaki - benim ve kitlem arasındaki - değiş tokuşu göremiyorlardı - bu değiş tokuş bizim için çok adil, onlar içinse yabancıydı.
Jer nisu bili s nama na ulici i nisu vidjeli razmjenu koja se odvijala između mene i moje publike, razmjenu koja je nama bila vrlo poštena, ali njima nepoznata.
Seyahat etmeyi severiz, müziği severiz, böyle ortamlarda olmayı severiz, Sadece gösterebileceğimiz en güzel şeyleri gösterebilmek için Mario'yu bizimle beraber getirmeye başladık.
Volimo putovati, volimo glazbu, volimo biti na mjestima poput ovoga, i počeli smo Marija voditi sa sobom! Samo da bismo mu pokazali ono najbolje što mu možemo pokazati.
(Nasıl söylerim tam bilmiyorum ama... ben büyüğüm...) (Gülüşmeler) Yüzeyde, birçok özgün kişi kendinden emin gözüküyor ama perde arkasında onlar da bizimle aynı korkuları ve çekinceleri yaşıyorlar.
(Smijeh) Na površini mnogo originalaca djeluje samopouzdano, ali, iza te maske imaju jednake strahove i sumnje kao i mi.
Rebekanın kardeşiyle annesi, ‹‹Bırak kız on gün kadar bizimle kalsın, sonra gidersin›› diye karşılık verdiler.
A njezin brat i majka odgovore: "Neka djevojka ostane s nama još desetak dana, pa poslije toga pođi!"
Musaya, ‹‹Bizimle sen konuş, dinleyelim›› dediler, ‹‹Ama Tanrı konuşmasın, yoksa ölürüz.››
Onda rekoše Mojsiju: "Ti nam govori, a mi ćemo slušati. Neka nam Bog ne govori, da ne pomremo!"
Yahudaoğulları, kardeşleri Şimonoğullarına, ‹‹Kenanlılarla savaşmak için payımıza düşen bölgeye bizimle birlikte gelin›› dediler, ‹‹Sonra biz de payınıza düşen bölgeye sizinle geliriz.›› Böylece Şimonoğulları Yahudaoğullarıyla birlikte gitti.
Tada Juda reče svome bratu Šimunu: "Pođi sa mnom u zemlju koja mi je dosuđena u baštinu; borit ćemo se protiv Kanaanaca, a potom ću se ja uza te boriti na tvojoj zemlji." I Šimun ode s njim.
Yahudalılar, ‹‹Neden bizimle savaşmaya geldiniz?›› diye sorunca, Filistliler, ‹‹Şimşonu yakalamaya geldik, bize yaptığının aynısını ona yapmak için buradayız›› diye karşılık verdiler.
"Zašto ste pošli na nas?" - upitaše ih Judejci. A oni im odgovoriše: "Pošli smo da svežemo Samsona i da mu učinimo kako je on učinio nama."
Şöyle diyebilirler: ‹‹Bizimle gel, Adam öldürmek için pusuya yatalım, Zevk uğruna masum kişileri tuzağa düşürelim.
ako bi rekli: "Hodi s nama, da vrebamo krv, čekamo u zasjedi nevina ni za što;
Bunun üzerine önderlerle halk, kâhinlerle peygamberlere, ‹‹Bu adam ölüm cezasına çarptırılmamalı›› dediler, ‹‹Çünkü bizimle Tanrımız RABbin adına konuştu.››
Tada rekoše starješine i sav narod svećenicima i prorocima: "Ovaj čovjek nipošto ne zaslužuje smrt, jer nam je govorio u ime Jahve, Boga našega."
‹‹İşte, kız gebe kalıp bir oğul doğuracak; adını İmmanuel koyacaklar.›› İmmanuel, Tanrı bizimle demektir.
Evo, Djevica će začeti i roditi sina i nadjenut će mu se ime Emanuel - što znači: S nama Bog!
Yuhanna buna karşılık, ‹‹Efendimiz›› dedi, ‹‹Senin adınla cin kovan birini gördük, ama bizimle birlikte seni izlemediği için ona engel olmaya çalıştık.››
Prihvati Ivan i reče: "Učitelju, vidjesmo jednoga koji u tvoje ime izgoni zloduhe. Mi smo mu branili, jer ne ide za nama."
Bizimle birlikte olanlardan bazıları mezara gitmiş ve durumu, tam kadınların anlatmış olduğu gibi bulmuşlar. Ama Onu görmemişler.››
Odoše nato i neki naši na grob i nađoše kako žene rekoše, ali njega ne vidješe."
Onlar birbirine, ‹‹Yolda kendisi bizimle konuşurken ve Kutsal Yazıları bize açıklarken yüreklerimiz nasıl da sevinçle çarpıyordu, değil mi?›› dediler.
Tada rekoše jedan drugome: "Nije li gorjelo srce u nama dok nam je putem govorio, dok nam je otkrivao Pisma?"
Sezariyedeki öğrencilerden bazıları da bizimle birlikte geldiler. Bizi, evinde kalacağımız adama, eski öğrencilerden Kıbrıslı Minasona götürdüler.
S nama pođoše i učenici iz Cezareje pa nas odvedoše k nekomu Mnasonu Cipraninu, starom učeniku, da u njega odsjednemo.
Kendimizi yine size tavsiye etmeye çalışmıyoruz. Ama yürekle değil, dış görünüşle övünenleri yanıtlayabilmeniz için bizimle övünmenize fırsat veriyoruz.
Ne preporučujemo vam opet sami sebe, nego vam dajemo prigodu ponositi se nama, da imate odgovor za one koji se diče licem, a ne srcem.
Çünkü gerçek içimizde yaşıyor ve sonsuza dek bizimle olacak.
radi Istine koja ostaje u nama i bit će s nama dovijeka.
Baba Tanrıdan ve Babanın Oğlu İsa Mesihten gelen lütuf, merhamet ve esenlik de gerçekte ve sevgide bizimle olacaktır.
Bila s nama milost, milosrđe i mir od Boga Oca i od Sina Očeva Isusa Krista u istini i ljubavi!
4.2540228366852s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?
Voljela bih da je pričala sa nama. Što god da je bilo u pitanju. 