Bannerman'ın bankasını soruşturuyordunuz, o da onunla arkadaşlık mu kuruyordu yani?
Istražujete Bannermanovu banku, a sin vam se družio s njim?
Arkadaşlık kurmaması gereken insanlarla arkadaşlık kurduğunu duydum.
Čuo sam da ima posla s ljudima s kojima ne bi trebao.
Bana 25 yıl önce Miami'de arkadaşlık yaptığınızı söyledi.
On je rekao da ste vi bili prijatelji u Miamiju.
Pekala, o dönene kadar sana arkadaşlık edeceğim.
Pa, Radit ću vam društvo dok se ne vrati.
Son olayların ışığında, bu yıl içinde kurduğumuz arkadaşlık bağları her zamankinden daha önemli olacak.
S obzirom na protekle događaje ovogodišnja prijateljstva bit će važnija nego ikad.
Tamzin'le arkadaşlık etmenden nefret ediyordu, değil mi?
Nije mu se svidjelo što si prijatelj s Tamzin, zar ne?
Kızınız bana çok iyi arkadaşlık etti.
Vasa? erka mi je bila sjajna prijateljica.
Bunu belirtmenin vakti geldi sanırım Howard arkadaşlık ilişkisi bazı alış verişlere dayanır.
Ovo je dobro vrijeme da ti kažem da prijateljstvo traži obostrani trud!
Lütfen Puss, izin ver de arkadaşlık benim için nedir göstereyim sana.
Molim te, Mačak, dopusti da ti pokažem koliko mi je naše prijateljstvo značilo.
Ayrıca konuşup arkadaşlık etmenin yasak olduğu bir hücrede kalmayı tercih ediyorum."
Također, htio bih biti u bloku gdje su razgovor i druženje zabranjeni.
Dirsek tokuşturup, arkadaşlık ettiğin günler sona erdi.
Tvoji dani druženja i ćaskanja su završeni.
Maxine'in işi, onun hoş erkeklerle tanışmasına engel teşkil ettiğinden isteksizce de olsa popüler bir arkadaşlık sitesine üye olmuş.
I hoćete. Posao joj ne dopušta da upozna nekog dobrog, pa se nevoljko prijavila na stranicu za upoznavanje.
Bak Katniss arkadaşlık şöyle yürür, arkadaşına derin mevzularını anlatmalısın.
Katniss, smisao prijateljstva u tome je da si moramo povjeravati duboke stvari.
Şu anda en iyi arkadaşının kız arkadaşı olan eski kız arkadaşın kadar karmaşık olmayan biriyle arkadaşlık edemez miydin?
Ali? Može li neko manje zamršeno prijateljstvo od bivše cure koja je trenutna cura tvog bivšeg najboljeg prijatelja?
16 yaşımda benimle arkadaşlık etmesi için annemin ona para verdiğini öğrendim.
Sa 16 g. otkrio sam da mu je majka plaćala da mi bude prijatelj.
Ayrıca sana arkadaşlık edecek iki güzel kız kardeşin olacak.
A vi cete imati dvije lijepe sestre da bi vas tvrtku.
Evcil hayvanlar eğlence ve arkadaşlık için vardır.
Ljubimci se drže jer su zabavni i za druženje.
Evet, pilota hemen kalkışa geçmesini söyle, sonra da yanıma gelip bana arkadaşlık et.
Da, reci pilotu da krene i onda mi dođi praviti društvo.
Olayı "arkadaşlık" gibi muğlak ifadelerle karıştırmayalım.
Ne zbunjujmo se neodređenim izrazima poput prijatelj.
Ben arkadaşlık kurmak istiyordum ama bu durumda yüzüme karşı beni aşağılamamanla da yetinirim.
Ono što tražim je neka vrsta prijateljstva. U ovom trenutku ne želim trpjeti tvoje uvrede.
Şaka gibi olduğu doğru ama o arkadaşlık hayatlarımızı kurtarabilir.
Vic je, ali to nam prijateljstvo jednom može spasiti život
Phyllis Rodriguez: Bugün bir çok insanın alışılmadık bir arkadaşlık olarak gördüğü bir şey için burdayız
Phyllis Rodriguez: Ovdje smo danas zbog činjenice što imamo, prema mišljenju mnogih, neobično prijateljstvo.
İşin aslı, bu Facebook arkadaşlık bağlantılarının haritası.
Zapravo, to je karta prijateljstava na Facebooku.
Ve bu arkadaşlık linklerinin enlemlerini ve boylamlarını işaretlediğiniz zaman gerçekten bir dünya haritası ortaya çıkar.
A kad prikažete ta prijateljstva po njihovoj dužini i širini, doslovno biva iscrtana karta svijeta.
Birbirimizin özünü, kişiliğini sevdiğimizden arkadaşlık ediyoruz.
Vidimo se onakvima kakvi smo iznutra.
Evlilik eskiden size çocuklar, sosyal statü, ardıllık ve arkadaşlık bakımından hayat boyunca sürecek bir ortaklık sahibi olduğunuz ekonomik bir kurumdu.
Brak je bio ekonomska institucija koja vam je dala doživotno partnerstvo u obliku djece, društvenog položaja, prava nasljeđivanja i zajedništva.
Ben çocukken, arkadaşlık adına ödev değiş tokuşu yapardım, hiç gelmeyen ya da sürekli geç kalan arkadaşlarım için geç kağıdı doldururdum.
Kad sam bio dječak, mjenjao sam zadaću za prijateljstvo, i onda dao ispričnicu za kašnjenje svakom prijatelju jer se nisu pojavljivali na vrijeme, i u većni slučajeva nisu se pojavili uopće.
Yeni şeyler uzak arkadaşlık ilişkilerimizden gelir, mesela arkadaşlarımızın arkadaşlarının arkadaşlarından.
Nove stvari su rezultat 'slabih društvenih veza'. Prijatelja od prijatelja naših prijatelja.
işi bulamıyor, ancak yarısı öyle değil ve uzak arkadaşlık ilişkileriniz sayesinde bu gruplara girebilirsiniz.
Ali, druga polovica nije. A 'slabim vezama' se dolazi u tu polovicu.
Yani internette arkadaşlık, iki insanın birbiriyle tanıştığı en popüler ikinci yol, ama öyle görünüyor ki, algoritmalar neredeyse her kültürde binlerce yıldır bulunuyor.
Online dating je drugi najpopularniji način upoznavanja ljudi, no kako se ispostavilo, algoritmi postoje već tisućama godina u gotovo svakoj kulturi.
Farklı arkadaşlık sitelerine kaydolurken, gerçekten de çok meşguldüm.
Dok sam se priključivala raznim internetskim stranicama za veze, ispostavilo se da sam vrlo, vrlo zaposlena.
Bunun sebebi insanların matematik dersinin ortasında bağırmaya başlayan kızla arkadaşlık etmek istememesi olabilir.
Može biti da ljudi ne žele biti prijatelji s djevojkom koja počne vrištati na satu matematike.
Tamamdır, işte Ana Tavsiye #1: Online arkadaşlık sitelerinde nasıl başarılı olursun?
Savjet br. 1: Kako uspješno pronaći ljubav na internetu.
OkCupid benim favori online arkadaşlık sitem, sebebi de bir grup matematikçi tarafından yapılmış olması.
OkCupid mi je najdraža internetska stranica za traženje partnera, i to ne samo zato što ju je pokrenula skupina matematičara.
Ve bu arkadaşlık sitesinde kendimizi nasıl tanıttığımızın ve diğerleriyle nasıl etkileşim kurduğumuzun desenlerini araştırıyorlar.
Nastoje pronaći uzorke u načinu na koji govorimo o sebi i na koji komuniciramo jedni s drugima na internetskoj stranici za traženje partnera.
Şimdi, eğer bu skoru, yani ortalama skoru, belirli kişilerin aldıkları mesaj sayısıyla karşılaştırırsak, çekiciliğin online arkadaşlık sitelerinde popülariteyle nasıl bağlantılı olduğunu anlamaya başlıyoruz.
Ako ovaj prosječan rezultat usporedimo s brojem poruka koje primaju određeni ljudi, možete pomalo vidjeti kakav je odnos privlačnosti i popularnosti na stranicama za traženje partnera.
Seni bir online arkadaşlık sitesinde popüler yapan şey bu dağılım.
Zbog te ste raznolikosti popularniji na stranicama za traženje partnera.
Katılımcılar bunu yaptıktan sonra daha yakın hissetmişler ve birçok müteakip çalışma da Aron'un hızlı arkadaşlık kurallarını yabancılar arasında hızlıca güven ve samimiyet yaratma yolu olarak kullandı.
Sudionici su nakon njega osjećali veću bliskost i kasnije je nekoliko eksperimenata koristilo njegov protokol brzinskog sprijateljavanja radi brzinskog stvaranja povjerenja i intimnosti između stranaca.
Hiç böyle bir şeyin aklıma geleceğini düşünmemiştim, ama internet arkadaşlık sitesi Match.com, üç yıl önce gelip bana bu soruyu sordu.
Ne bih ni na trenutak to pomislila, ali Match.com, internetski portal za sparivanje ljudi, došao mi je prije tri godine i pitao me to pitanje.
Ve aslında bu insanlar evlilik, eşlilik, arkadaşlık ve çeşitli bağlarla diğer türlü ilişkilerin bir parçasıydılar.
I da su u stvari svi ovi ljudi povezani kroz razne vrste veza: brak i supružništvo, kroz prijateljstvo i na druge načine.
ve bu sayede hayatımda ilk defa, o insanlarla, benden çok çok uzakta olduğunu düşündüğüm o şekli şemali tarifsiz kitleyle arkadaşlık kurmaya başladım.
I u stvari, kroz te interakcije, po prvi put, sprijateljila sam se s nekim od tih ljudi u toj velikoj bezličnoj skupini tamo koja je trebala biti tako daleko.
Dedikoducu sır saklayamaz, Bu nedenle ağzı gevşek olanla arkadaşlık etme.
Tko okolo kleveće, otkriva tajne: zato se ne miješaj s onim komu su usne uvijek otvorene.
Huysuz kişiyle arkadaşlık etme; Tez öfkelenenle yola çıkma.
Ne druži se sa srditim i ne idi s čovjekom jedljivim
Aşırı şarap içenlerle, Ete düşkün oburlarla arkadaşlık etme.
Ne druži se s vinopijama ni sa žderačima mesa,
Oğlum, RABbe ve krala saygı göster, Onlara başkaldıranlarla arkadaşlık etme.
Boj se Jahve, sine moj, i kralja: i ne buni se ni protiv jednoga ni protiv drugoga.
Kutsal Yasayı yerine getiren çocuk akıllıdır, Oburlarla arkadaşlık edense babasını utandırır.
Tko se drži Zakona, razuman je sin, a tko se druži s izbjeglicama, sramoti oca svoga.
Size şunu söyleyeyim, arkadaşlık gereği kalkıp ona istediğini vermese bile, adamın yüzsüzlüğünden ötürü kalkar, ihtiyacı neyse ona verir.
Kažem vam: ako i ne ustane da mu dadne zato što mu je prijatelj, ustat će i dati mu što god treba zbog njegove bezočnosti."
Napisah vam u poslanici da se ne miješate s bludnicima
Ama şimdi size şunu yazıyorum: Kardeş diye bilinirken fuhuş yapan, açgözlü, putperest, sövücü, ayyaş ya da soyguncu olanla arkadaşlık etmeyin, böyle biriyle yemek bile yemeyin.
Napisah vam zapravo da se ne miješate s nazovibratom koji bi bio bludnik, ili lakomac, ili idolopoklonik, ili pogrđivač, ili pijanica, ili razbojnik. S takvim ni za stol!
1.9996190071106s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?
Istražujete Bannermanovu banku, a sin vam se družio s njim? 