Prijevod od "čast" na Turski


Kako koristiti "čast" u rečenici:

U čast prijateljev memorije, moram biti netko drugi.
Arkadaşlarımın anısının şerefine başka birisi olmalıyım.
Ostavit ćemo ti ovo krzno, jer nam tako čast nalaže.
Size bu postları bırakıyoruz, çünkü onurumuz böyle söylüyor.
Da, lijepa stvar o uhićenju scumbags, oni nisu veliki na čast među lopovima.
Evet, bu pislikleri tutuklamanın en iyi yanı büyük hırsızlardan haz etmemeleri.
Bila mi je čast i zadovoljstvo.
Sayın Başkan, bu bir onur ve bir zevktir.
Čast mi je upoznati vas, gospodine.
Sizinle tanışmaktan onur duydum, efendim. - Selam.
Čast nam je što ste s nama.
Sizi ağırlamak bizim için bir onur efendim.
Čast mi je napokon vas upoznati.
En sonunda sizinle tanışmak bir onur.
Čast mi je što sam ovdje.
Burada olmak benim için bir şeref.
Čast mi je što sam vas upoznao.
Sizinle tanışmak büyük bir onur, efendim.
Dame i gospodo, danas mi je čast predstaviti, prvi prototip borbenih odijela protiv varijabilnih prijetnji, i njegova pilota, pukovnika Jamesa Rhodesa.
Bayanlar ve baylar, bugün size silahlı tehditlere karşı ilk müdahele prototip zırhını tanıtmaktan gurur duyuyorum. Ve pilotu Hava Kuvvetleri'nden Yarbay James Rhodes!
Svaka čast sine, prvi si se spremio.
Aferin, evlat. İlk sen hazırlandın çocuklardan. Sağ ol.
Kao kolegi svemirskom putniku, prava mi je čast.
Bir uzay gezgini olarak sizinle tanışmaktan şeref duyuyorum.
Učinio si mi veliku čast praćenjem onog broda do Mjeseca.
O gemiyi Ay'a kadar takip ederek beni onurlandırdın.
Da li bi mi učinila tu čast?
Pekâlâ, beni bu şekilde onurlandıracak mısın?
Bila mi je čast služiti s vama.
Sizlerle çalışmak benim için bir onurdu. Merhaba Becca.
Velika je čast služiti u Noćnoj straži.
Gece Nöbeti'nde hizmet etmek büyük bir onurdur.
Hvala, Tommy, bila bi nam čast da organiziraš prikupljanje novca za nas.
Teşekkür ederim, Tommy. Bize bağışçı bulman çok hoşumuza gider.
Na moju tullyjevsku čast, na moju starkovsku čast, pustite ga ili ću prerezati grlo vašoj ženi!
Tully şerefim üzerine Stark şerefim üzerine onu bırakın yoksa karının boğazını keserim.
Svaka čast tvom šarmu, Romeo, ali nema šanse da pristane na to.
Cazibene şüphe yok, Romeo ama kadının kabul etmesine imkân yok.
I ovaj veliki prijem u čast tog fiktivnog vjenčanja.
Üstelik bu kurmaca düğün için böyle büyük bir parti verildi.
Čast mi je raditi s vama.
Sizinle çalışmak bir onurdur. - Bilmukabele.
Randylle, biti meštar Noćne straže je velika čast.
Randyll, Gece Nöbeti'nin üstadı olmak büyük bir şereftir.
Sve te svijeće, tolike tisuće svijeća koje su ljudi upalili u čast tome.
Bütün bu mumlar -- insanlar hürmet etmek için binlerce mum yakmışlar.
Zaista mi je bila čast. Hvala vam Murray Gell-Mann.
Şeref verdiniz. Çok sağolun, Murray Gell-Mann.
Ona noć koju je Jahve probdio da njih izbavi iz Egipta, odonda je svima Izraelcima, u sve naraštaje njihove, noć bdjenja u čast Jahvi.
O gece RAB İsraillileri Mısırdan çıkarmak için sürekli bekledi. İsrailliler de kuşaklar boyunca aynı gece RABbi yüceltmek için uyanık olmalıdır.
"Jedite to danas", reče im Mojsije, "jer je ovaj dan subota u čast Jahve; danas nećete naći mÓane na polju.
Musa, ‹‹Artakalanı bugün yiyin›› dedi, ‹‹Çünkü bugün RAB için Şabat Günüdür. Bugün dışarda ekmek bulamayacaksınız.
"Triput na godinu održavaj u moju čast svetkovinu.
‹‹Yılda üç kez bana bayram yapacaksınız.
Krv žrtve koju u moju čast žrtvuješ nemoj prinositi s ukvasanim kruhom; salo od žrtve prinesene na moju svetkovinu ne ostavljaj za sutradan.
‹‹Evinizde maya bulunduğu sürece bana kurban kesmeyeceksiniz. ‹‹Bayramda bana kurban edilen hayvanın yağı sabaha bırakılmamalı.
Sedam dana prinosite paljenu žrtvu u čast Jahvi, a sedmoga dana neka opet bude sveti zbor; nikakva težačkog posla ne radite."
Yedi gün RAB için yakılan sunu sunacaksınız. Yedinci gün kutsal toplantı düzenleyecek, gündelik işlerinizi yapmayacaksınız.› ››
Nek' daju čast Jahvi i hvalu mu naviještaju po otocima!
Hepsi RABbi onurlandırsın, Kıyı halkları Onu övsün.
onima koji postojanošću u dobrim djelima ištu slavu, čast i neraspadljivost - život vječni;
Sürekli iyilik ederek yücelik, saygınlık, ölümsüzlük arayanlara sonsuz yaşam verecek.
Dajte svakomu što mu pripada: komu porez - porez, komu carina - carina, komu poštovanje - poštovanje, komu čast - čast.
Herkese hakkını verin: Vergi hakkı olana vergi, gümrük hakkı olana gümrük, saygı hakkı olana saygı, onur hakkı olana onur verin.
Dostojan je doista toliko veće slave od Mojsija koliko veću čast od kuće ima onaj tko ju je sagradio.
Evi yapan nasıl evden daha çok saygı görürse, İsa da Musadan daha büyük yüceliğe layık sayıldı.
I nitko sam sebi ne prisvaja tu čast, nego je prima od Boga, pozvan kao Aron.
Kimse başkâhin olma onurunu kendi kendine alamaz; ancak Harun gibi, Tanrı tarafından çağrılırsa alır.
Tako i vi, muževi, obazrivo živite sa svojim ženama, kao sa slabijim spolom, te im iskazujte čast kao subaštinicima milosti Života da ne spriječite svojih molitava.
Bunun gibi, ey kocalar, siz de daha zayıf varlıklar olan karılarınızla anlayış içinde yaşayın. Tanrının lütfettiği yaşamın ortak mirasçıları oldukları için onlara saygı gösterin. Öyle ki, dualarınıza bir engel çıkmasın.
Od Oca je doista primio čast i slavu kad mu ono od uzvišene Slave doprije ovaj glas: Ovo je Sin moj, Ljubljeni moj, u njemu mi sva milina!
Mesih, yüce ve görkemli Olandan kendisine ulaşan sesle, ‹‹Sevgili Oğlum budur, Ondan hoşnudum›› diyen sesle Baba Tanrıdan onur ve yücelik aldı.
Klicahu iza glasa: "Dostojan je zaklani Jaganjac primiti moć, i bogatstvo, i mudrost, i snagu, i čast, i slavu, i blagoslov!"
Yüksek sesle şöyle diyorlardı: ‹‹Boğazlanmış Kuzu Gücü, zenginliği, bilgeliği, kudreti, Saygıyı, yüceliği, övgüyü Almaya layıktır.››
Blagoslov i slava, i mudrost, i zahvalnica, i čast, i moć i snaga Bogu našemu u vijeke vjekova.
Övgü, yücelik, bilgelik, Şükran, saygı, güç, kudret, Sonsuzlara dek Tanrımızın olsun!
U nj će se donijeti slava i čast naroda.
Ulusların görkemi ve zenginliği oraya taşınacak.
3.6518402099609s

Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!

Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?