Jasmin i bacači plamena ne idu baš skupa, ali tako je bilo.
Çiçeklerle silah ve top sesleri birlikte olmaz ama, öyle oldu işte.
Bacači ne moraju raditi šta im trener kaže?
Oyun kurucular koçlarının sözünü dinlemezler mi?
Nisu li bacači i hvatači bliski?
Vuranla yakalayan arasında bir bağ var sanırdım.
Bacači i hvatači ovaj se tjedan javljaju na proljetni trening.
Koşucular ve tutucular, bu hafta bahar idmanına başlıyorlar.
Od podzemnih izvora napajanja. Skriveni sustavi naoružanja, fazori, polja, protonski bacači.
Yer altında bulunan bir tür, enerji kaynağından, geliyor gibi görünüyor-- dikkatlice gizlenmiş, silah sistemi, -- fazer kümesi, güç alanı veya proton patlayıcıları olabilir.
Bacači i hvatači neka podnesu raport za 2 mjeseca 3 nedjelje i 6 dana.
Bütün oyuncular iki ay üç hafta ve altı gün sonra toplanıyor.
Ali kad kovčeg vibrira, bacači moraju pozvati policiju.
Fakat bir bavul titriyorsa çıkarıcılar polisi çağırmak zorundadır.
Prosjaci, kolporteri i džepari u ovome raju. Mornarske rupe i birtije na dokovima. Pecači, bacači papra, travići.
Bu meydanda gördüğün dilenciler, gazeteci çocuklar ve marifetli hırsızlar denizci meyhaneleri ve barlar, rıhtımdaki içki kaçakçıları balıkçılar ve şaklabanlar, kadınlar, erkekler ve Çinliler...