Od 6 članova mlađih od 30 g. Četvero je umrlo, a dvoje umire od starosti.
30 yaşın üstünde olmayan altı kişiden, dördünü ölü bulduk ve ikisi de yaşlılıktan ölmek üzereydi.
ČETVERO JE ČASNIKA NESTALO.[BR]NEMAŠ POJMA O TOME?
Dört subay ortadan kayboldu. Her hangi bir fikrin var mı?
Četvero je ljudi svojim očima vidjelo to ubojstvo.
Olaya tanık olmuş dört çift göz.
U gradu Snowfieldu, nas četvero... je srelo i savladalo neljudsku inteligenciju... ne sa zvijezda... već iz dubina i tajnih skrovišta... našeg vlastitog, beskrajnog tajanstvenog svijeta.
Dördümüz Snowfield Kasabası'nda bir araya geldik ve bir bakıma insan dışı bir zekayı yendik. O şey yıldızlardan değil içinde yaşadığımız ve son derece gizemli olan yeryüzünün derinliklerinde geliyordu.
Četvero je ljudi u kući pa se šampon brže troši.
Evde dört kişi olunca şampuan çabuk bitiyor.
Četvero je vojnika ubijeno u srijedu u Bagdadu kad je napadnuta njihova jedinica.
Hemen. Bugün, Bağdat'ın güneybatısında, top ve havan saldırıları sonucu... dört asker daha öldürüldü.
Četvero je ljudi mrtvo, požar nije obuzdan, a centar se mora seliti.
Dört kişi öldü. Yangın kontrol altına alınamadı. Başka binaya da sıçradı.
I nas četvero je bilo u emisiji Smartypants i pobijedilo Carmel školu kako bi mogli ući u akademsko finale u Detroitu sljedeći tjedan.
Dördümüz akıllılar şovuna çıktık ve Carmel Lisesi'ni yendik ve Detroit'deki akademik deklaton finallerine... -...gidiyoruz haftaya.
Četvero je imalo na sebi lagane jakne.
4 tanesi ince birer ceket giymişti.
Nas četvero je skoro umrlo, a do tada smo to već i priželjkivali.
Dördümüz neredeyse ölüyorduk, o zaman bunun olmasını dilemiştik.
Ovo je jako, jako neugodno, ali nas četvero je dosta toga proživjelo skupa pa samo želim reći... fora je što ste došli gledati našu predstavu.
Bakın, bu son derece garip ama aramızda çok şey geçti bu nedenle gösteriyi izlemeye gelmeniz çok hoş.
Četvero je u Geološkom klubu, Janey odrađuje kaznu, i imam dječaka u sport...
Jeoloji Kulübü'nde 4 kisi. Janet onlari alikoymus. Jimnastikte de genç bir delikanli var.
Četvero je trebalo uskrsnuti, a nitko nije.
Dört kişinin dirilmesi gerekiyordu. Hiçbiri dirilmedi.
ČETVERO JE UŠLO U ORUŽARNICU, A ZATIM SU OSTALI ZAKLJUČANI.
Dört birim hazırlanmak için silah deposuna girdi ve içeride kilitli kaldılar.
OVIH ČETVERO JE POGINULO U EKSPLOZIJI, A OVAJ OD POVREDA NA TIJELU.
Bu dört kişi patlamada ölmüş, bu ise fiziksel yaralanması var.
Na letu je bilo petoro putnika, četvero je izgorjelo do neprepoznatljivosti.
Ama düşmüş. Uçakta dört yolcu varmış. Dördü gevrek olmuş.
S njih četvero je teško i ne stigneš držati sve konce.
Son gelen dördüncü ve ona asla yetişemiyorsun.
Ako naiđemo na zapreku četvero je pametnije od jednog.
Bir samanlığa rastlayacak olursak aradığımız şeyi ancak dört kişi buluruz zaten.
Troškovi za obitelj od nas četvero je 25 dolara po osobi.
Dört kişilik ailemizde, kişi başına yemek masrafımız 25 dolar.
Oh, to je iz posjeta Maui nas četvero je nekoliko godina prije.
Birkaç yıl önce dördümüz Maui'ye gittiğimizde çekilmiştik.
0.63682389259338s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?
30 yaşın üstünde olmayan altı kişiden, dördünü ölü bulduk ve ikisi de yaşlılıktan ölmek üzereydi. 